Ülkemizde öyle yerler var ki, bir tiyatro oyunun sahnelenmesi oldukça zor. İşte o yerlerden biri de Balıkesir ilinin Bandırma ilçesi. Bir yıldır bu şirin deniz kasabasında ikamet eden biri olarak, İstanbul’a ve Bursa’ya çok yakın olmasına rağmen neden turne tiyatrolarının buraya sık gelmediğini düşünür dururdum. Ta ki geçenlerde Sumru Yavrucuk’un “Shirley” adlı oyun afişini görünceye kadar. Günler öncesinden satılan biletler, sinemadan bozma küçük bir gösteri salonunun hıncahınç dolacağının göstergesiydi. Hatta oyunu izlemek için çevre ilçelerden bile gelenler vardı. Oyun vakti geldiğinde fuayede şık ve özenle giyinmiş, çoğunluğu bayan olan insanları görünce şaşırdım. Özel bir davete gider gibi hazırlanmış olmaları, günümüzde İstanbul’da çok sık rastladığımız bir durum değil.
Oyun başlamadan önce oyunu getirten organizasyon şirketinin sahibi, oyunun getirtilmesinde maddi kaynak sağlayan on kişiyi sahneye çağırarak plâket verdi. Uzun uğraşlar sonucunda oyunun geldiğini söyleyince ve bir de sahnenin yetersizliği söz konusu olunca, anladım ki bu yüzden Bandırma’ya sık sık tiyatro gelemiyor.
Tebdil-i Mekân Prodüksiyon Tiyatrosu tarafından iki yıldır sahnede olan “Shirley” İngiliz yazar Willy Russell’ın “Shirley Valentine” adlı oyunundan, Evren Ercan tarafından çevrilmiş ve Sumru Yavrucuk’un rejisiyle seyirciden tam not almış bir oyun. Tek kişilik bir oyun ancak sahnede güzel sesi ve şarkılarıyla Sumru Yavrucuk’a eşlik eden Selmin Artemiz küçük oyunlarıyla seyircinin sempatisini kazanıyor.
45 yaşında bir ev hanımı olan Shirley (Sumru Yavrucuk), bütün gününü mutfakta geçirerek yemek yapan, zaman zaman duvarlarla konuşan eşinden ve çocuklarından beklediği ilgiyi ve heyecanı göremeyen, hayalleri olan bir kadın. Daha çok bir Türk kadınını andırsa da, yazıldığı tarih 1986 yılında, kadının dramının her yerde aynı olduğunu anlıyoruz. Oyun İngiltere’de çok beğenilmiş olmalı ki, 1989 yılında Lewis Gilbert tarafından beyaz perdeye taşınmış. Kadının toplumdaki yerini ve özgürlüğünü sorgulayan oyun, özellikle 40 yaş üstü hanımların ilgisini çekiyor.
Sürekli devinim halinde, güncel esprilerle sahneyi dolu dolu kullanan Sumru Yavrucuk’un performansına hayran olmamak imkânsız. Bazen küçük bir kız çocuğu, bazen cefakâr bir anne, bazen de seksi bir kadın olup, her repliğin altını doldurarak, sahnede gözümüzü bile kırpmadan, kendisini seyrettirmeyi başarıyor.
Arkadaşının sayesinde Türkiye’ye tatile gitmek isteyen Shirley, eşini ve çocuklarını dinlemeden, alışkanlıklarını bir tarafa bırakarak, hayatının kararını verir ve Bodrum’a gider. Sadece kostüm ve bir iki sahne dekoruyla, tatil ortamının bize çok iyi geçmesini sağlayan Nurdan Aliyazıcıoğlu ve ışık tasarımcı Yakup Çartık, sade ve etkileyici tasarımlarıyla oyunun bütünlüğüne katkıda bulunmuşlar. Bu nedenle de Sumru Yavrucuk oynarken, sanki sahnede başkaları da varmış, kalabalık bir sahneymiş hissini yaşıyoruz. Hele tatilde tanıştığı Âdem’in taklidini yapması, bu hissi daha da güçlendiriyor.
“Yaşanmamış ne çok hayat var” derken Shirley, Bodrum’da hep hayalini kurduğu deniz, kum ve güneş altında yaşadığını, nefes aldığını düşünüyor. Âdem’in ona olan ilgisi ise uzun yıllar eşinden görmediği ilginin aksine, kadınlığını hissetmesini sağlıyor. Öyle ki tatil bitip dönme vakti geldiğinde yaşadığı duyguları “Yaşamak fikrine âşık olmak” olarak tarif ediyor.
Brodway filmleri tadında komik, eğlendirici, sıcak ve çok gerçekçi bir oyun izlemek isterseniz, yazı özlediyseniz, oyunun sonundaki şarkıda olduğu gibi kalbi egede kalanlar hepsinden önemlisi Sumru Yavrucuk’u çok yakından izleyip, onun büyüsüne kapılmak isteyenler ve bu oyun hâlâ gişe yaparken kaçırmayın derim.
Bandırma’da oyunu izleyen herkes üzerinden birkaç gün geçmesine rağmen bir daha böyle güzel bir oyun izler miyiz umuduyla, oyundan bahsetmeye devam ediyor. Bir de oyunu izlemeye gelen Belediye Başkanı’nın Bandırma halkına en kısa zamanda bir tiyatro salonu yapacağı sözünden. Bu tür etkinliklere duyarlı olduğunu duyduğum Belediye Başkanı’ndan umutluyum, çünkü kendisine oy veren tiyatro gibi her türlü sanat, kültür olayına meraklı bir halkın başkanlığını yapmak, özel bir durum olsa gerek.
Her ne koşulda olursa olsun tiyatro perdelerinin açılmasını sağlayan bunun için mücadele veren bu insanları kutluyor, tiyatroya sadece internetten bilet alarak istediği oyunu izleyebilen sizlere de, tekrar tiyatronun kıymetini bilmenizi tavsiye ediyorum. Tiyatronun gülen ve ağlayan yüzünden ayrılmamanız dileğiyle. Hoşça kalın.
ZEYNEP BAYRAKTUTAN
[email protected]
Anahtar Kelimeler: shirley, sumru yavrucuk
0 Yorum