İlk kez 21. Tiyatro Festivali programında seyirciyle buluşan bu oyunu program kapsamında izleyemediğim için biraz üzülmüştüm. Sezon boyunca Bakırköy Belediye Tiyatroları programında yer alması ve konuk oyun olarak farklı sahnelerde de karşımıza çıkmaya devam etmesiyle, Moda Sahnesi’nde izleme fırsatı bulduğum Seni Seviyorum Türkiye, aynı zamanda bu sezon izlediğim en etkileyici oyunlardan biri oldu.
Ceren Ercan’ın dramaturjisini de üstlendiği, zeka ve incelik dolu metni, Yelda Baskın’ın harika rejisiyle buluşunca ortaya iyi bir oyunun çıkması tabiki kaçınılmaz oluyor.
Sahne ve ışık tasarımını Cem Yılmazer, müzik tasarımını Okan Kaya, hareket düzenini Melih Kıraç, kostüm tasarımını Selin Ölçen’in yaptığı oyunda, İstanbul’da bir çamaşırhanede bir araya gelen beş kişinin günümüz toplum projeksiyonunu gözler önüne seren yaşam telaşlarını izliyoruz.
Her bir karakterin sıkıntısı, neşesi, hüznü, varoluş çabası çoktandır bizlerin olan, kimi zaman paylaşamadığımız paylaşmaya çekindiğimiz bu durumları, Ceren Ercan Oh be! dedirtircesine yüksek sesle yüzümüze yüzümüze haykırmış. İzlerken derin bir üzüntüyü de içeren sürekli bir onaylama halinin coşkusu, onaylanıyor oluşumuza da eşlik ediyor. Toplumun ortak kesişim kümesinde bizi buluşturan bu yapımın inceliği ve akıcılığı, rejinin becerisiyle çok uyumlu bir buluşma yaşamış.
Neredeyiz, biz nerede olmak isterdik gibi sorularla kalabalıklar içinde yalnızlaştığımız bir dönemi çok iyi bir gözlemle ele almış bir oyun karşımızdaki. Yapamadıklarımız, yapmaya zorlandıklarımız, hedeflerimizle beraber çıkıp gitmek üzerine bir seyir.
Oyun, arasız doksan dakika boyunca devam eden izlenebilirliğini, Alican Yücesoy, Defne Şener Günay, İrem Sultan Cengiz, Emre Koç, Damla Karaelmas Gökhan’ın yüksek tempoda bir performans sergiledikleri oyunculuklarıyla ikiye katlıyor.
Sahil kasabası hayallerimizin şehir kalabalıklarından ve hatta ülkeden kaçmaya varan, neresinden tutsak elimizde kalan bir türlü varamadığımız yolların içine girdiğimiz, gidenlerden daha çok kalanların gözünden görülen bir Türkiye var karşımızda. “İnsanın yiyeceğe ve derin bir uykuya olduğu kadar kaçışa da ihtiyacı vardır” diyen Auden’i haklı çıkartan, ‘İçeri giriş, çıkış kapısındadır’ diyen bir oyun.
Sezonun en güzellerinden olan, biraz da yalnız değilmişim demek için elimize bir dal çiçek sıkıştırıveren bu oyunu izlemek isterseniz sezon bitmeden kaçırmayın derim.
Anahtar Kelimeler: seni seviyorum türkiye, Bakırköy Belediye tiyatrosu
0 Yorum