" Aşk ve Siyaset " in ilk gecesinde, kulise getirilen kutlama armağanları arasında, 1978 yılında Altın Kitaplar tarafından basılan, Gülriz Sururi imzalı " Kıldan İnce Kılıçtan Keskince " adlı kitabı görünce çok mutlu olmuştum.
Oyunun son hazırlıkları devam ederken, gözüm bir an kitabın arka kapağında yer alan Haldun Taner'in yazısına takıldı :
" Nota olsa, do olurdu Renk olsa, nar rengi Kraliçe olsa, Nefertiti İçki olsa, Fransız şampanyası Tarihi kişi, Hürrem Sultan Bilin bakalım, kimdir o? On beş yılda Karaca'dan Dormen'e, Dormen'den Cezzar'a, Bulvar'dan Sanat Tiyatrosu'na, Gülriz'in aldığı yola bakın. Ne istediğini çok iyi bilerek, Üsluplar, iklimler atlayarak, dünya görüşleri değiştirerek. Kaderin tesadüfün payı çok az bunda. Kaderini kendi çizdi bu kız. Kararını verdi. Gerçekleştirdi. Sırf iradesi ile. Tükenmez hırsı ile. Doğuştan yeteneklerine her gün yeni bir şeyler katarak ta arkalardan geldi, Türk tiyatrosunun en önde gelen kadın sanatçıları arasında yerini alıverdi."
Üst üste üç temsilin ardından, yaşadığım heyecanı, yorgunluğu " Kıldan İnce Kılıçtan Keskince " nin sayfaları arasında giderdim.Sanki Gülriz Sururi ile derin bir sohbetin içindeydik.O anlatıyordu, ben sözünü kesmeden, adeta soluk almaktan bile çekinerek, dinliyordum.
“Annemi pek az hatırlarım. Sahnede hiç görmedim.Onu daha çok ev haliyle gözümün önüne getiriyorum.Bir de, Alman Hastahanesi’ndeki döşeğinde. Son görüşümde uzun sarı saçlarını taramaya doyamamıştım. Öldüğünü uzun süre benden sakladılar. Almanya’ya gitti, demişlerdi. Kalamış’ta oturuyorduk. Babam yine operetlerde oynuyordu. Semtin yazlık tiyatrosundaki oyuna beni de götürmüşlerdi. Babam, başrolü oynayan kadın artisti öpünce, seyircilere dönüp bütün sesimle: ’Yalan, yalan inanmayın! Benim annem şimdi Almanya’da’ diye haykırmıştım.”
" Kıldan İnce Kılıçtan Keskince " okunması gereken kitaplardan biri...hele biz, tiyatrocular için.Ne diyor Gülriz Sururi :
" Yaşamla ölüm arasına birşey koymalı insan..."
Haklı !
Anahtar Kelimeler: Kıldan İnce Kılıçtan Keskince, gülriz sururi
0 Yorum