MAKALELER

Tek Bir kişi yeterdi, anlayan tek bir kişi.

2024.06.25 00:00
| | |
5728

İstanbul Devlet Tiyatrosu tarafından sahneye konulan Müge Oskay'ın kaleme aldığı...

İstanbul Devlet Tiyatrosu tarafından sahneye konulan Müge Oskay'ın kaleme aldığı, , Can Atak 'ın hayat  verdiği, Kubilay Karslıoğlu'nun 'son derece başarılı .rejisi tek kişilik zor bir eserde, soran sorgulatan, bir delinin kuyuya taş atıp kırk akılının çıkarmakta zorluk çekeceği bir ustalıkta yönetmiş. 

Bir orkestranın en arkasında oturan, sessiz, çekingen, kırılgan, kaygılarıyla baş etmeye çalışan bir adam canavara  dönüşebilir mi ? 

Bende o sessiz çekingen adama hayat veren Can Atak'ı buldum ve başladık sohbete.

Serkan Aydın - Can merhaba, seni tanıyabilir miyiz?

Can Atak- Merhaba, Aralık 1989 da Ankara da doğdum, tam bir Ankara'lıyım. Tüm eğitim hayatım da Ankara’da geçti Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarın'dan 2010 yılında mezun oldum daha sonra aynı yıl açılan Devlet Tiyatroları sınavını kazandım ve Sivas’a atandım, yaklaşık 13 yıl bölge görevi yaptım. Bu arada dört sezon Antep’de bir dizide oynadım benim için çok keyifli bir dönemdi bir yandan oyunlarımı oynuyordum hem de dizimi çekiyordum. Daha sonra bölge görevi bitti ve artık buradayım İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda. 

Serkan Aydın- Tiyatro aşkın nasıl başladı?

Can Atak- 12 yaşındayım Ankara devlet Tiyatrosu’nda sahneye konulacak  Peter Pan için çocuk oyuncular arıyorlardı. 2000’li yılların başında yapılan bir projeydi bu ve annem de çocukken oynamıştı. Ben de gazetede ilanı görünce hemen başvurdum ve seçmelere katıldım. okullarda sıkıntı yaşanmaması için 2 grup halinde kast yapılmıştı, yönetmenimiz Emin Olcay ben seni iki Castda da istiyorum dedi ve benim ilk sahne maceram çok yoğun bir tempoyla başladı. Tüm sezon çok eğlendim, çok keyif aldım ve klasik bir sahne tozu yutmak vakası ile ben de bir hayale kapıldım. Sonraları çok fikir değiştirdim ama konservatuara girmek hep aklımın bir köşesinde duruyordu. Ve konservatuvar hikayesi 17 yaşında başladı üzerine mezun olur olmaz DT sınavına denk geldim ve bir anda kendimi bölgede buldum.

Serkan Aydın- Sivas Devlet Tiyatrosun'da "Üç Tekerlekli Araba", "Git Gel Dolap", "Kendime Kıyamam", "Düş Yakamdan", Hayal Kampanyasında "Günlük Müstehcen Sırlar" ve İstanbul Devlet Tiyatrosu "Çarpışma" ne hissediyorsun? Oyunda tek başına olmak nasıl bir duygu?

Can Atak- Yıllardır Sivas bölge görevindeydim ve çok güzel oyunlarda oynadım, bölge yılları uzun sürse de çok iyi yönetmenlerle çalışma fırsatı buldum. Bunlardan biri de Kubilay Karslıoğlu oldu meselâ; Gülünç Kibarlar oyununu çalıştık çok da keyif aldık karşılıklı; yıl, 2015… Sonrasında hep konuştuk İstanbul’u. Tayin olunca birlikte neler yapabiliriz diye ve sonunda İstanbul’a geldiğimde, Çarpışma gibi tek kişilik bir oyunla karşıladı beni Kubilay Karslıoğlu; bunun için çok şanslı hissediyorum kendimi. Kubilay ağabey sayesinde güzel bir hikayeye başladık, kendimi hep güvende hissettim ama benim için tabii ki bambaşka bir serüven oldu bu oyun. Onlarca oyundan sonra ilk defa sahnede tek başıma kaldım ve hem çok hoşuma gitti hem çok tedirgin oldum. Tüm kontrolün bende olması müthiş bir keyif ama bir yandan da hataya yer yok çünkü kurtarabilecek kimse yok. Bir yandan da ekibiniz çok önemli. Ses ve ışık benim partnerim gibi bu oyunda o yüzden hem yalnız ve hem de usta bir ekiple çalıştığım için güvende hissettim diyebilirim.

Serkan Aydın- "Çarpışma" senin için nasıl bir deneyim oldu? 

Can Atak- Hem hikaye anlamında hem karakter anlamında çok yeni bir deneyim oldu benim için. Kendini ifade edemeyen herkese ses olan bir dünyanın adamı aslında karakter. Koca bir orkestrada, bir zilcinin hikayesi evet ama Müge Oskay, o kadar evrensel bir problemin içine yerleştirmiş ki adamı, herkese her insana hitap ediyor. Ben ekip açısından çok şanslıydım çünkü 1,5 aylık prova dönemi boyunca her aşamada reji ekibi ve dramaturgumuz Sündüz Haşar sayesinde açarları hep birlikte tartıştık bulduk ve denedik.

Serkan Aydın- Kubilay Karslıoğlu çok iyi bir reji çıkarmış, sende hakkını vermişsin ? Zorlandığın anlar oldu mu ? Tek başına mış gibi yapmak zordur. 

Can Atak- Kubilay Karslıoğlu bir kere çok deneyimli bir rejisör, oyuncu iç güdüsüyle yaklaştığı için sahnede oyuncu kendini yalnız hissetmiyor, herhangi bir duyguyu yaşıyormuş gibi yapmak yerine o duyguları bulmak ve benim oyuncu özelliklerim üzerine gitmek, birlikte verdiğimiz bir karar oldu. Belki de insanların karaktere kendini bu kadar yakın hissettmesini sağlayan şey bu oldu

Serkan Aydın- Oynadığın karekterler ve oyunlar içinde seni etkileyen ve oynamak istediğin karakterler hangisi ?

Can Atak- Sivas DT’de Üç Tekerlekli Araba oyununda Climando karakteri ve sonrasında Çarpışma’daki bu adam, beni son derece etkiledi. Şu sıralar hayalini kurduğum bir sürü karakter var ama ben, sahnede denemeyi seven bir oyuncuyum, o yüzden sanırım her karaktere yükselebiliyorum.

Serkan Aydın- " Çarpışma" da seni en çok etkileyen replikler neler ? 

Can Atak- iki replik var;

“ Belki de en iyisi, yeteneğinizi sizin harcamanızdır, en azından sonunda ‘ben harcadım’ dersiniz “

“Ben, orkestranın en arkasındaki sessiz adamım “ 

Özellikle bu replik bir çoğumuzu temsil ediyor gibi geliyor bana.

Serkan Aydın- Oyun ile ilgili duygularını öğrenebilirmiyim?

Can Atak- Oyun benim için çok fazla duyguyu iç içe barındırıyor;
 Bir kere İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda ilk oyunum oldu, bu açıdan çok özel. Ve
 meslek hayatım boyunca takip ettiğim, Afife ödüllerinde aday olmamı sağladı.
 Müge Oskay’ın ilk oyunu olması
ve içinde olmaktan keyif aldığım, her oynadığım da, tekrar yeni şeyler gözlemlediğim bir oyun. Yani birçok duygu var, iç içe.

Serkan Aydın- Gerçekten kopuş.nedeni. tam olarak neydi, ne olabilirdi?

Can Atak- Yani bence oyuna gelecek herkes için fazla final bilgisi o yüzden bu soruyu oyun bitince cevaplayayım. :)

Serkan Aydın- Afife Jale Ödüllerine adaydın, aday olmak bile çok önemli, bu röportaj  yayınlandığında ya almış olacaksın yada alamayacaksın. Her iki  şekilde de duygularını öğrenmek isterim.  Ödül senin için neyi ifade ediyor. Başarılar dilerim..

Can Atak- Benim için çok özel bir ödül, adıyla, geçmişiyle, her açıdan heyecan yaratıyor bende. Kendi işimin ülkemizdeki en üst noktalarından biri olarak görüyorum bu ödülü. Aday olmak mükemmel bir duygu benim için bir sürü oyun arasından ilk 5 adayın içinde olmak çok önemli. içerisinde olduğum adayların hepsinin, birbirinden iyi ve deneyimli oyuncular olması çok daha güzel bir durum. Benim için özel bir andı, yıllarca Anadolu'da tiyatro yapan bir sanatçı olarak görünür olmak, bunu hissetmek çok önemli.

Serkan Aydın- Buğulu bir cama ne yazarsın ? Teşekkür eder sanat hayatında  başarılar dilerim.

Can Atak-  “ Tek bir kişi yeterdi, anlayan tek bir kişi”
Muhtemelen oyundan en sevdiğim cümlelerden birini yazardım, çünkü o kadar çok düşünceye hitap ediyor ki…

Teşekkür ederim.

Bu güzel sohbet için çok teşekkür ederim. Can Atak ve Afife Jale Tiyatro Ödülleri'nde adayları sahnede izlerken benden o salondaydım heyecandan hepimiz kilitlenmiş Can Atak'ın adının okunmasını bekledik, ancak başka bir aday anons edildi .  Kendisini tekrar çok tebrik ediyorum. Onca oyun ve oyuncu içinden aday olmak gerçekten bir başarıdır.  Önünde çok uzun yıllar var. Şunu belirtmeliyim ki " Sanatçı ödül aldığı zaman sanatçı olmaz." Oynadığı karektere mührünü bastığı an başarılıdır zaten. Dolayısı ile Can Atak'da oynadığı karektere mührünü basmış.

O sebeple 2024 - 2025 sezonunda kaçırmamanızı tavsiye ederim. 

Anahtar Kelimeler: can atak, çarpışma



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir