Saloz'un Mavalı, insanın, kendi var ettiği ve kendisini kölesi haline getirdiği sömürgeciliğin hikayesini öznelden evrensele anlatıyor.
Hem konusu itibarıyla hem de oyunculuk biçimi açısından çok yararlı olacağını düşündükleri bu oyunu özellikle seçmişler.
CAS Oyuncuları yine çok başarılıydı, zor bir iş. Ansambl bir oyun ve oyuncu kadrosu gördüm. Bu tarz oyunlar aslında hiç yok, oldukça zor ve çok emek ister. Son derece başarılıydılar ve oldukça disiplinli bir ekip, dolayısı ile sonuç harika.
Peter Weiss'ın yazdığı, Can Yücel'in çevirdiği ve Muhammet Uzuner'in yönettiği oyunun koreografisini Hicran Akın, ışık tasarımını Onur Alagöz, kukla tasarım ve yapımı Selda Uyan ve oyun fotoğrafları Samet Sarp tarafından yapılmış.

Oyunda,
Alper İrvan, Barış Kaan Güven, Berfin Karatay, Boran Özsaygı, Can Seçki, Dorukhan Kenger, Furkan Özkan, Murat Aytekin, Selda Uyan, Zuhal Atalay oynamış.
Işık kumanda Ela Güldüren, Efekt Kumanda ise Serhat Güney.
Bu güzel oyun ile ilgili aklımıza takılan tüm sorularımızı sohbet havasında Muhammet Uzuner sorduk, beni kırmadan tüm yorgunluğuna rağmen cevapladı.
Serkan Aydın- Saloz'un Maval’ını anlatır mısınız?
Muhammet Uzuner- Peter Weiss’ın yazdığı ve Can Yücel’in Türkçe söylediği oyun, Portekiz'de 1932'de bir kahraman gibi karşılanarak iktidara gelen Antonio Salazar’ın otuz altı yıllık döneminde baskının, şiddetin, sömürünün günden güne artmasını ve bu dönemin nasıl bir diktatörlük dönemine dönüştüğünü; ezenlerin ve ezilenlerin gözünden eleştirel bir bakışla izleyiciyle paylaşıyor.
Salazar dönemi Portekiz'i üzerinden sömürgecilik tarihinin ve sınıf çatışmasının; mülkiyet düşüncesinin var olduğu günden beri insanlık tarihi üzerindeki etkilerini görüyoruz Saloz'un Mavalı'nda.
İnsanın, kendi var ettiği ve kendisini kölesi haline getirdiği sömürgeciliğin hikayesini öznelden evrensele anlatıyor.
Serkan Aydın - Bu oyunu sahneye koymak nereden aklınıza geldi?
Muhammet Uzuner- Bu oyun aslında konservatuvar ikinci sınıf oyunu. Üstelik ilk mezunlarımızın olduğu sınıfta çalışmıştık. Oyun çalışarak verilen oyunculuk eğitiminin önemine inandığımız ve sonuçlarını gördüğümüz için her sınıfta bir oyun çalışmaya çalışıyoruz konservatuvarda. Saloz’un Mavalı da bu oyunlardan biri; seyirci karşısına çıkması bile kesin olmayan “Oyun” dersinde çalışılmış bir oyun.
Hem konusu itibarıyla hem de oyunculuk biçimi açısından çok yararlı olacağını düşündüğümüz bu oyunu seçmiştik. Oyuncuların ses ve beden kullanımı konusunda da epey bir çalışmaları gerekecekti. Bir çok doğaçlama yapıldı. Şu an sahnelenen oyun yaptıklarımızın çok küçük bir parçası. Kısaca oyunculuk çalışması açısından fırsatlar sunacak bir oyundu.
Seyirci karşısına çıkma aşamasına gelindiğinde seyirci öyle bir tepki verdi ki birkaç temsil daha verelim dedik. Zaten seyirci en büyük eğitmen oluyor oyuncular için. Bu bakımdan da faydalı olur dedik.

Seyircinin gittikçe artan ilgisi ve oyuna verdiği değer dolayısıyla mezuniyetlerinden sonra da profesyonel olarak devam ediyoruz oyunumuzu oynamaya.
Serkan Aydın- Günümüz için oldukça cesur ve iddialı bir oyun. Çekinmediniz mi?
Muhammet Uzuner- Çekinecek bir şeyimiz yok. Tiyatronun amacı / anlamı dünyayı ve kendimizi anlamaksa sorabildiğimiz bütün soruları sormalı, gereken bütün bilgilere ulaşmalıyız. Özellikle tarihsel konulara göstereceğimiz ilgi bugünümüzü ve geleceğimizi anlamamıza yardımcı olacağı için çok değerli.
Serkan Aydın- Oyunda tek bir dekor kullanılmış, neden ? Anlatmak istediğiniz şey neydi?
Muhammet Uzuner- Aslında dekor da sayılmaz; bir dekor parçası diyebiliriz. Yazar daha başka türlü resmetmiş oyununu, daha fazla araç gereç kullanmış yazarken ama ben daha sade ve daha oyunculara dayalı bir sahnelemeyi tercih ettim. Genel olarak oyunculuktan/oyunculardan yola çıkmayı seviyorum. Eğer zorunda kalırsam eşya kullanıyorum. Bu çalışmada da böyle oldu. Başka bir stil oluştu ve dekora hiç gerek duymadık. 10 oyuncu bir hikayeyi kendi bedenlerini ve yeteneklerini kullanarak anlatıyorlar hikayelerini.
Tiyatro oyunculuk sanatı. Diğer tüm etmenler oyuncuya hizmet etmeli. Gerekli değilse hiç yer almamalı.
Serkan Aydın- Oyuncular yine çok başarılıydı, zor bir iş. Ansambl bir oyuncu kadrosu gördüm. Bu tarz oyunlar aslında hiç yok, oldukça zor ve çok emek ister..
Muhammet Uzuner- En çok önem verdiğimiz konu kolektif üretim. Kolektif bilinç en çok da bugünlerde arayıp bulamadığımız şey. Oyuncularımız CAS’ta öyle yetiştiriliyorlar ve sahneye yansıması da açıkça görülüyor söylediğiniz üzere. Ne güzel yapmak istediğimiz şey görülüyor ve hissediliyorsa…
Ekip olmanın yanlış anlaşıldığı bir toplumda yaşıyoruz. Sanki herkes birbiriyle aynı beceri ve yetenekte olmalıymış, farklılıklar olmamalıymış gibi anlıyoruz. Bu çok yanlış. Oysa herkes kendi birikimini, bilgi ve becerisini ortak bir amaç için ortaya koymalı.
Bu oyunu çalışırken de oyunu birlikte yaptık diyebilirim. Oyuncuların (o zamanlar öğrenci olmalarına rağmen) oyuna çok büyük katkıları var diyebilirim.
Kostüm tasarımını birlikte konuştuk, oyunun tek aksesuarı olan Saloz’un kafası kuklasını oyunculardan Selda Uyan yaptı.
Serkan Aydın- Dekor kostüm ışık ve müzik oldukça başarılı. Ekip çalışması oldukça önemli. Siz CAS olarak kendi mührünüzü basmışsınız ? Bu konuda neler söylemek istersiniz ?
Muhammet Uzuner- Bizim önem verdiğimiz bir konu ekip olmak, kolektif bilinç. Ortak yaşamımızda da bu ilkeleri gütmeye ve uygulamaya çalışıyoruz. Bu yaşantının üretimleri de belli bir üslup içinde şekilleniyor doğal olarak.
Ayrıca bu ortak üretim sadece sahnedekilerle de sınırlı değil. Her üretimin prömiyerde sahneye çıkmayan bir çok yardımcısı, emek vereni oluyor.
Serkan Aysın- Yazar aslında günümüzü de anlatmış. Aslında yüzyıllar boyunca değişen birşey yok. Ne dersiniz?
Muhammet Uzuner- İnsan “uygarlaşmaya” başladığından beri ezen-ezilen sınıfı oluşmaya başladı. “Para” en değerli varlık oldu. Böylece kapitalizm ve genişleyerek emperyalizm dünyayı hükmü altına aldı. Umutsuz olmamak gerekir. Bu düzenin değişmesi gerektiğini bilmek ve bu uğurda savaşmak gerekir. O yüzden sanatla, bilimle, felsefeyle ilgilenmek gerekir.
Oyunculuk ve özellikle tiyatro oyunculuğu hatta tiyatroyla uğraşıyor olmak bu bakımlardan da insanı daha nitelikli hale getiriyor. Bu sayede de bir çok konuyu araştırıyoruz, öğreniyoruz.
Peter Weiss sayesinde de
Portekiz’in o dönemine giderek kendimize bir kıssa çıkarabilmiş ve bunu seyircilerimizle paylaşabilme olanağı bulmuş olduk.
Oyunu tüm tiyatro severlerin izlemesini öneriyorum. Çünkü Muhammet Uzuner CAS ekibi harika bir çıkarmış. Yıllarca kesintisiz oynamalı. Bir seyirci olarak kendilerine çok teşekkür ediyorum.
"Oyun, THEATREIST Showcase 2022 seçkisinde yer almıştır."
ÖDÜLLER;
4. Uluslararası Maltepe Tiyatro Festivali, Genç Yetenek Ödülü (Tüm Oyuncular) 2022
4. Uluslararası Maltepe Tiyatro Festivali, En İyi Yönetmen Ödülü 2022
0 Yorum