PARÇA PARÇA (2023): “Üç Ayrı Öykü, Tek Bir Konu: ŞİDDET!”
Postpandemik Cemiyet, ülke edebiyatının genç isimlerinden Gamze Arslan'ın "Kanayak" ve "Çerçi Alan" kitaplarından uyarlanan üç öykü ile çarpıcı tiyatro yolculuğunu sürdürüyor. Sanem Öge’ nin yönetmen koltuğuna oturduğu gösteride Sinem Öcalır, Cenk Dost Verdi, Sanem Öge sahnede yer alan isimler. Son dönemde teknolojik olarak bireysel duyguları yaşayan insanların yansıması şeklinde sahneye konulan oyun, bütünsel olarak şiddet sarmalı içinde insanların çaresizliklerini toplumsal bir tokatla bizlerin yüzüne çarpıyor. Psikolojik olarak kişisel duygulardan toplumsal eleştiriye uzanan böylesi bir metinle uzun zamandır karşılaşmamıştım.
Kara komedi, dram ve gerilim bağlamında değerlendireceğimiz üç ayrı epizot çıkıyor karşınıza. Zor konular var sahnede. Çok fazla spoiler vermeden konulara bakar isek… Birinci bölümde, kocasından yediği şiddetle alt komşusu Nezile’ nin hayatını kendi merkezi haline getiren bir kadın… İkinci bölümde tarikat çatısı altında yetişen, cesetleri dikerek yaşamını sürdüren doğulu bir adamın kız kardeşini öldürme hikayesi… Üçüncü bölümde annesi tarafından dışlanan, ötekileştirilen kadının, annesinin ölümünü beklerken yaşadıkları… Bu üç karakterin ortak noktası, Türkiye’de yaşıyor olmalarının yanında; sevgisizliğe, ötekileştirmeye ve şiddete maruz kalmaları. Kadın kocasından öldüresiye dayak yiyor, ama bunu duyan komşuları kadına yardım etmiyor. Dincilerin elinde beyni yıkanan Kürt bir adam, kız kardeşinin yaşadığı yasak aşk yüzünden, kardeşini öldürmekte bir sakınca görmüyor. Baba, tüm psikolojisini bozarak yaşlıların içinde çalıştırdığı küçük kızına nasıl kötülük yaptığının farkında değil. Bu kızı dışlayan ve kıza şiddet uygulayan anne de işin içine girince ortaya bambaşka bir konu çıkıyor. Yazarın insan psikolojisini çözümlemedeki başarısı kusursuz olmuş. Toplumu iyi okuyan bir isimle karşı karşıyayız.
Yönetmen Sanem Öge bilgisayar ekranından yansıttığı insan yüzlerinin eşliğinde anlatmış olayları. Karakterlerin direkt seyircinin yüzüne söyledikleri insanı derin düşüncelerin içine sürüklüyor. İsyan, acı, intikam ve en önemlisi psikolojik şiddet duyguları an be an burnunuzun dibinde. Oyuncuların ara ara kamera karşısından kalkması ise anlatıyı bütünsel olarak tamamlamış. Yönetmen farklı, sıradışı bir uyarlama ile sahnede. Özellikle oyuncuların yüzündeki acıya odaklı yapılan çalışma insanı büyülüyor. Bilgisayar kamerasından perdeye yansıyan insan hayatları, Türkiye insanının yaşadıklarının tıpatıp aynısı. Televizyonlarda ya da gazetelerde görmek istemediğimiz gerçeklerle tiyatro sahnesinde empati yaparak yüzleşmek çok iyi!
Olayların içindeki oyuncuları birbirinden ayırmak neredeyse imkansız. Sinem Öcalır, Cenk Dost Verdi, Sanem Öge isimlerini geçmişte bir çok oyunda izledim. Burada oyuncuların gerçekçi psikolojik analizlerle karakterlerini eğildiklerini görüyorum. Karakterler üzerinde sağlam çalışmış ekip. Şiddet olgusunun neleri doğurabileceğini acı biçimde yüzümüze vuran oyuncular, Parça Parça’ yı sezonun en iyi gösterilerinden birisine dönüştürmüş. Şiddet sarmalı, sevgisizlik ya da değersizlik… Siz ne derseniz deyin, sonucunda toplumsal çöküşün bütün izlerini sahnede izliyoruz.
Anahtar Kelimeler: Postpandemik Cemiyet, Parça Parça, Sinem Öcalır, Cenk Dost Verdi, Sanem Öge, Yaşam Kaya
0 Yorum