MAKALELER

Pencere - Oyun Atölyesi

2017.01.04 00:00
| | |
9163

Pencere (Skylight) adlı iki perdelik oyun 2016-17 tiyatro sezonu ,Oyun Atölyesinde sahnelenmeden önce ilk kez

 

TOM ve KYRA’NIN BAKTIĞI 'PENCERE' VE BİZ!
 

Pencere (Skylight)

Pencere (Skylight) adlı iki perdelik oyun 2016-17 tiyatro sezonu ,Oyun Atölyesinde sahnelenmeden önce ilk kez 1995 yılında National Theatre yapısı içinde Cottesloe Tiyatrosu(Dorfman Tiyatrosu),1996 yılında aynı oyun yine Broadway ‘de perdelerini açmış ve  Olivier ödülü’nü en iyi oyun dalında almıştır.

1996 yılında ülkemiz ödenekli yapılarında ( Devlet Tiyatrolarının ardından İstanbul Büyük Şehir Belediye Tiyatrosunda da) Filiz Ofluoğlu çevirisiyle oynanmıştır.

1997,2014 ve 2015 yılı dahil olmak üzere İngiltere de afişlerde kalan oyun ,ikinci kez Tony ödül’üne yedi dalda aday gösterilme başarısını yakalamıştır.

Genel Sanat Yönetmeni Haluk Bilginer ve  Oyun Atölyesi…

Oyun Atölyesi yazar David Hare ,çeviri Haluk Bilginer imzalı ‘’Pencere’’adlı oyunda  yönetmen Birkan Uz,sahne tasarımı Gamze Kuş,müzik Çağrı Beklen ,ışık tasarımı Kemal Yiğitcan isimleriyle teknik anlamda çalışmasını tamamlamıştır.

Esra Bezen Bilgin,Haluk Bilginer,Kürşat Demir ‘in oluşturduğu oyuncu kadrosuyla Oyun Atölyesinde perdesini 2016-17 tiyatro sezonun da ‘’Pencere ‘’ adlı oyunla açmıştır.

'Pencere' adlı oyun üzerine

Dünya görüşleri birbirinden tamamen ayrı  Tom ve Kyra ‘nın altı (6) yıl süren ve bitmiş ilişkilerinin ardından geçen üç yıl sonrası Tom’un Kyra’yı ziyarete gelmesiyle başlayan serüvenin konukları olarak  oyunda yeni bir pencerenin açıldığını görme  şansı seyirciye verilmiştir.

Tom(İş adamı) bırakılan yerde kalmış belki de üç yıllık süre içinde sadece paranın ya da parasının konforunun ötesini göremeyen her anlamda sabitlenmiş bir erkek kimliğine karşın Kyra(Öğretmen) da ise kalan sevgi kırıntılarının bile bu ilişkiyi yeniden parlatamayacağı bir değişim süreci yaşanmıştır.

Kyra artık farklı gelişimin getirdiği anlam değişimin de , kadınsı kıvrımlarının ötesinde görüş ve düşüncede kendi ideallerini de bu sürede şekillendirmiştir.  Bu ideal anlayışıyla da kendince nefes alan, alabilen bir kadın olmuştur.

Tom (Erkek) Kyra’ya (Kadın) göre güç ve kararlılık anlamında ,kadının birkaç adım arkasında kalmış ve yüzeysel malzemelerin sevimli kahramanı olmanın ötesine maalesef geçememiştir.

Bu pencere’nin bundan sonra ikisine de dar geleceği hususunda seyirci olarak da şüphemiz kalmamıştır.

Güç ve kendini beğenme duygusunda Tom’un vazgeçmesinde olasılık olmadığı gibi Kyra’nın da ulaştığı değişimden dönmesinin  mümkün olamayacağının   seyirci tarafından algılanması da oyunda  zor olmamıştır.

Tom ve para ,Kyra ve idealleri acaba onları mutlu edebilecekmi ?sorusu ise oyunun sonunda da seyircinin peşini  bırakmaması önemli olmuştur. 

Bilginer, Bezen Bilgin...

Oyunculuk anlamında sahnede izlerken seyirci olarak tüm özlemlerinizi giderdiğiniz anları yaşadığınız ,hayranlıkla izlediğiniz ve izlerken nefesinizin bile sizi rahatsız ettiğini düşünebileceğiniz bir usta! Haluk Bilginer.

Sahnede oynamayan  adeta yaşayan ve diğer oyuncularında başarılı olmasını sağlayan Bilginer , oyunda oyunculuk anlamında bir güç kaynağı olmuştur.  

Aynı sahneyi paylaşmanın güzelliğini oyunculuk adına Bilginer ‘le yaşayan ve paylaşan başarılı oyuncu Esra Bezen Bilgin içten,samimi ve doğal oyunculuğuyla seyirciyi Kyra olarak da kendisine hayran bırakmayı bilmiştir. Üstün oyunculuk performansının ardında sakladığı Konservatuar  eğitim ve öğretimiyle  beslediği ve  tecrübesiyle biriktirdiği özenli yıllar şüphesiz onu bu başarıya hakkıyla taşımıştır.

Demir ve diğerleri üzerine...

Kürşat Demir( Edward )Tom’un oğlu olarak oyunda karşımıza çıkmış,sahnede bir usta ve çok başarılı bir oyuncuyla oynamanın üst hazzını genç oyuncunun sadece içinde yaşadığı açıkca görülmüştür.

Öğrenci kimliğinden maalesef hala çıkamamış olduğu gözlemlenmiş, bu  büyük fırsatın elinden kayıp  gittiğini söylemek hatta kendisi için pencerenin sadece aralık kaldığını genç oyuncuya  hatırlatmak isteği geleceği bakımından satırlarımızı zorlamıştır.

Ve diğerleri...

Keyifle izlenen onca sahnenin sizi gülümsetmesi, her şeyin para olmadığının fazlaca hissedilmesi ,Birkan Uz’un gerçekten zoru başarması, Gamze Kuş sahne dekoru yaşanmışlığı mükemmel vurgulayan çalışmasıyla birlikte kostüm çalışmasında da alkışlarımızı alması, oyunun dokusuna yerleşmiş siyasi yapı, yemek pişirme sahnesinde etrafı kaplayan koku doğallığı ,Bezen Bilgin’in hayranlık uyandıran beden dili,Çağrı Bekleyen ile Kemal Yiğitcan ‘ın müzik ve  ışık tasarım çalışması, Melih Pamukçu, Aynur Güçlü, Efe Soykaraman, Ataman Şencan, Banu Kaplancalı, Ali Karatuna ‘nın diğer olumlu katkıları oyuna desteklerini oluşturmuştur.  Teşekkürler Oyun Atölyesi, seyircinize hayal ettirdiğiniz ve  tiyatro  adına yaptığınız her şey için...

Anahtar Kelimeler: pencere, oyun atölyesi, haluk bilginer



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





TİYATRONLİNE

E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir