House Of Performance'dan İstanbul Efendisi

Savleti, Afet, Feraset Bacı, İrfan, Esma, Dilaram, Dilaver, Handan, Safi, Agop, Ferhat Ağa, Fidan ve diğerlerini ne çok özlediğimi düşündüm birden.

Hatırlıyorum, Musahipzade Celal'in " İstanbul Efendisi " (1912)  adlı oyunuyla ilk tanışmam, 1980'lerin hemen başında Bilge Şen, Zekai Müftüoğlu, Ahmet Uğurlu'lu kadroyla olmuştu.

2008 Kasım'ında Engin Alkan rejisiyle yepyeni, sımsıcak, hani nasıl derler şeker tadında, şarkılı, türkülü bambaşka bir " İstanbul Efendisi " ile karşılaşmıştım.Yirmi, belki yirmi beş kez izlediğimi, hatırlıyorum.Ümraniye, Harbiye, Kağıthane, Üsküdar fark etmiyordu, " İstanbul Efendisi " nerede temsil ediliyorsa edilsin, ilk sıranın tam ortasında yerim hazırdı. Bu arada oyunun hemen tüm repliklerini, şarkılarını ezberlemiştim.( Herhangi bir oyuncu hastalansa acaba Engin Alkan, mesela Agop rolünü bana emanet eder miydi ? Olmaz olmaz, derler ya...umut biçare kalplerin avuntusudur.Ne yapayım, bütün o sezonlar boyunca, bu hayali hep yedeğimde taşıdım.)

Gelelim House Of Performance'ın yapımcılığını üstlendiği Engin Alkan'ın yönetmenliğini ve Kadı Savleti rolünü üstlendiği yepyeni " İstanbul Efendisi "ne...

Başta Engin Alkan, Nihan Büyükağaç ( Afet ), Tutku Erten ( Feraset), Şahin Can Bayır ( Ferhat ), Büşra Tut ( Handan ), Sertaç Nicholas Güder ( Menteş ) olmak üzere Musa Can Pekcan, Burak Şamlı,  Zeynep Sevi Yılmaz, Türkü Turan, Doğukan Yavuz, Uzay Gök Irmak, Ammar Özçelik, Nazlı Can Turan, Asyasu Şimşek, Begüm Solmaz, Eyşan Dönmez, Selen Severcan, Mert Arat son derece enerjik, seyirciyi bir anda sarıp sarmalayan, başarılı, içten, temposu bir an bile düşmeyen, pürüzsüz, üst düzey oyunculuklarıyla göz dolduruyorlar...ve hak ettikleri alkışı alıyorlar.Hepsine ayrı ayrı hayran kaldım.Ve hemen belirteyim Feraset, Menteş, Ferhat'ı yaşar kılan üç oyuncunun sahnede yaydıkları ışığı çok sevdim.

Gençliğin taze, tılsımlı sesi müzikli oyunun her sahnesine imzasını atmış...ve Engin Alkan, tiyatromuza bir kez daha yepyeni isimler kazandırmış.

Dekor tasarımını Barış Dinçer, ışık tasarımını Cem Yılmazer, kostüm tasarımını Duygu Türkekul, koreografisini Senem Oluz'un, korrepetitörlüğünü Murat Bavli, dramaturgluğunu Sinem Özlek, yönetmen yardımcılığını Gökhan Doğrusoy'un  üstlendiği " İstanbul Efendisi " nde  davul, ud, akordeonda Hamit Erentürk adeta tek başına bir orkestra olarak esere çok şey katıyor.

Şimdi bana, bu satırları yazdığım karlı bir Şubat akşamı, tam da gün geceye karışmak üzereyken, bütün o şarkılar, oyunculuklar bir duygu sağanağı halinde yeniden yansıyor.Apostol, Şadan, Cavidan, Bekir, Durmuş, Yuvan, Muhsine'yi hatırlıyorum yeniden.Feraset ile Rüküş Hanım'dan medet umuyorum.

" İstanbul Efendisi " bir değil, birkaç kez izlenmeyi hak eden, çok başarılı bir yapım.