MAKALELER

İsak Behar

2024.10.21 00:00
| | |
4685

KAKTÜS ÇİÇEĞİ ile hayatımda yepyeni bir sayfa açıldı...

 

İsak Behar :  " KAKTÜS ÇİÇEĞİ ile hayatımda yepyeni bir sayfa açıldı."

" ..hiçbir uzak, uzak değil sandığın kadar
sadece devam bekler yolcusundan
gittiği yere kadar."(*)

Şapkaları, şık giysileri, yeşil mavi ışıklarla menevişlenen gözleri, uçsuz bucaksız kültürel zenginliği, zarafeti, sıradışı iç ışığı, insana saygısıyla, sanki Halid Ziya, Kerime Nadir romanlarından, Giuseppe Verdi operalarından, Anton Cehov piyeslerinden çıkıp gelmiş bir hayal kahraman, bizlere bambaşka tarz-ı hayatlar sunan bir sosyal bilimci, gerçek bir iletişim uzmanı olarak tanımıştım kendisini.

Yapacak çok işi, söylenecek sözleri mevcuttu.Hiçbir menzilde durup soluklanmadan, yorulmadan yürüdü.

Hatırlıyorum, 2022 yılının Mayıs ayıydı.Ayaspaşa Saray Arkası Sokak'ta bir apartmanın girişinde karşılaşmıştık ilk kez.Elinde beyaz glayörlerden bir demet vardı.

Aynı anda konuştuk, aynı anda sustuk, kapı zilini çalmadan önce.

İsak Behar ile piyes izlemek, fuayede güne, hayata, tiyatroya dair konuşmak güzeldi...bir o kadar da  öğretici.

Kalıplaşmış, sinik, teyelle iliştirilmiş, dar geometrilere sığdırılmamış, öyle ayrıntılar yakalıyordu ki...bizi asıl birleştiren artık pek var olmayan estetik değerlere ait kodlardı, hiç kuşkusuz.

Bu arada hemen belirteyim, konuklarından biri olmakla övündüğüm  " İsak ile Tarz-ı Hayat " isimli radyo programıyla yıllardır bir dönemi belgeliyor, yarına kayıtlar bırakıyor İsak Behar.

      Ve şimdilerde...

Jean Pierre Gredy, Pierre Barillet tarafından yazılan, Asude Zeybekoğlu'nun dilimize kazandırdığı, Kemal Başar 'ın yönettiği, Tiyatro Keyfi'i yapımı " Kaktüs Çiçeği " nin muhteşem kadrosunda " İsak Behar "  adını görmenin beni çok heyecanlandırdığını, itiraf etmek isterim...eminim, sadece duygularını değil, DNA'sını da yaşar kıldığı karaktere aktaracak ve alkışını alacak.

İsak Behar, karadan kara, zifirden kara zamanlardan geçerken, bana Gabriel Cekeya'nın sözlerini hatırlatır hep :

" Yeryüzünde şarkı söyleyen sonuncu insan yaşadıkça, umutlanmaya hakkımız vardır..."

İsak Behar ile " Kaktüs Çiçeği " nden, tiyatrodan, hayattan, dünden, bugünden konuştuk.Yine aklıma geleni söyleyip, dilimin ucuna takılanı sordum kendisine.

- "Kaktüs Çiçeği" projesine nasıl dahil oldun ?

- Eylül ayı başıydı, telefonum çaldı. Karşımda sevdiğim ve çok değer verdiğim Kemal Başar. Daha önce oynadığı ve yönettiği bir çok oyununu seyretmiş ve kendisini radyo programıma konuk olarak davet etmiştim. Her zamanki nazik sesi ve çok saygılı ifadesiyle, 

“Şu sıralar çok güzel bir tiyatro oyununu sahneye koymaya hazırlandığını, Bir oyuncu olmadığımı bildiğini ancak eğer yanlış anlamazsam çok büyük olmasa da oyundaki bir rolü bana teklif etmek istediğini söyledi.


Büyük bir şaşkınlık içinde kendisine, Kabul etsem de etmesem de bu tekliften büyük bir onur duyduğumu söyledim. 

Önümüzdeki günlerde nasıl bir program yoğunluğu içinde olduğuma bakacağımı söyleyip kendisinden müsaade rica ederek en kısa zamanda bu teklifi cevaplayacağımı belirttim. 

 
Hayat arkadaşınızın kalben desteklemediği hiçbir projenizin başarılı olma şansı yoktur! Bu nedenle aldığım teklifi hemen kendisine iletip fikrini sordum. İnanın! Onun bu teklife benden daha çok sevindiğini söylersem yeri vardır. Durum öyle olunca da ertesi gün Kemal Başar Hocayı geri aradım ve kendisine teşekkür ederek rolü kabul ettiğimi söyledim.

- Tiyatro sahnesinde olmak, role hazırlanmak nasıl bir duygu ?

-Şimdiye kadar yaşamadığım ama hep bilinçaltımda arzulamış olduğumu  düşündüğüm inanılmaz keyifli bir duygu. Hele şahane bir ekiple beraberseniz, bu duygunun giderek kat ve kat arttığını hissedersiniz. Provalar çok yorucu, fakat bir o kadar da zevkli. Günün sonunda çok yorulduğunuz ama karşılığını yatağa yattığınızda keyifli bir uyku çekerek aldığınız doyurucu fakat öldürücü bir çalışma temposu. 

- Yaşar kıldığın karakter kim ? Seninle benzer yanları var mı ?

-Yaşar kıldığım  karakterin benimle uzaktan yakından bir ilgisi yok.

Karakter, ordu emeklisi bir subay. 

Büyük ihtimalle askerlikten kovulmuş biri. Evli ve yaşı geçkin olmasına rağmen tam bir kart zampara. Aklı fikri, dişçisinin muayenehanesinde karşılaştığı ve çok güzel bulduğu sekreteri tavlamak. Diş doktorunun, sevgilisine söylediği bir yalan yüzünden, o da diğerleri gibi kendisini oynanmakta olan ama farkında olmadığı bir oyunun ortasında buluverir. 

- " Kaktüs Çiçeği " ilk ve son olmayacak değil mi ? 

-Bundan sonrası elbette ki kısmet. 

Ancak, tekrar bana uygun bir oyun olur ve  bir rol teklifi alırsam neden olmasın ?

(*)Murathan Mungan," Çağ Geçitleri ", Metis Kitap, 2019

Anahtar Kelimeler: isak behar



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir