Bana Bir Limonata Lütfen

Pınar Cekirge - "Oblomov", "Bir Delinin Hatıra Defteri", "Salaklar Sofrası", "Fareler ve İnsanlar", derken "Mezarcı"...Erdem Topuz  aktör, oyuncu olarak rol aldığı bütün bu oyunlardan sonra bu defa sadece yönetmen olarak bir projeye imza atıyor...

 Erdem Topuz - Dediğin gibi, ilk defa bir piyesi yönetirken, sahnede oyuncu olarak rol almıyorum.Doğrusunu söylemek gerekirse, bunun heyecanı da bir başkaymış.

Pınar Çekirge - Dionysos Tiyatro bu defa " Bana Bir Limona Lütfen "  ile izleyici ile buluşacak.Erdem bu proje nasıl şekillendi ?

Erdem Topuz - Projenin şekillenişi de, aslında oyun seçimi sürecindeki arayışımızın ve yaptığımız detaylı araştırma okumaların güzel bir sonucu oldu, diyebilirim.

Pınar Çekirge - Oyun seçiminde,  " Salaklar Sofrası "  hariç, pek komediye yer vermemiştin, neden bu eseri seçtin ?

Erdem Topuz - Tiyatromuzun komedi geleneğini de sürdürmesi gerekiyordu. Dediğin gibi, " Salaklar Sofrası "oyunumuzdan sonra repertuarımızda komediye yer vermemiştik.Artık zamanı geldi, diye düşündük.Tiyatronun gerçekçi, karşı gerçekçi, romantik, simgeci,  komedi olarak tüm kulvarlarında koşan bir tiyatroyuz biz.

Pınar Cekirge - Ve sadece yönettin.Yönetmen olarak kurduğun hayali sorsam ?

Erdem Topuz -  Yönetmen olarak kurduğum hayal, seyirciyi sürprizleri ile durmadan şaşırtan, çılgın bir vodvil temposu ve ustalıkla işleyen komedi zamanlaması ile adeta rollercoaster etkisi yapan benzersiz  bir oyun ile perde açmaktır.

Pınar Çekirge -  Nasıl bir reji anlayışın var, oyuncuyu provalarda serbest mi bırakırsın ? 

 Erdem Topuz - Reji anlayışım,  " oyunun çok detaylı dramatik analizi ile birlikte yazarın yaratmak istediği dünyayı benim ve tiyatromuzun sanat  perspektifi işe harmanlamak ve imbiklemekle oluşmuş derinlikli bir sürecin teatral yansımasıdır", diyebilirim.
 Oyuncu arkadaşlarımla çalışırken maceralı bir yolculuğa çıkıyoruz her defasında.Bir diğer ifadeyle, aslında bir davranış sanatı olan tiyatronun derin ve uzun dehlizlerine girip ramp ışıklarını görünceye kadar yılmadan ilerliyoruz.Oyuncu arkadaşlarımın oyuna sundukları malzemeleri de titizlikle analiz ediyoruz elbette.Derdimiz hep birlikte sanat çıtamızı her oyunla, daha da yukarılara taşımak.Sanatçı kendisi ile durmadan kapışmalıdır zaten, öyle değil mi ?

Pınar Cekirge - Çok haklısın.Sahi, " Bana Bir Limona Lütfen "  izleyiciye ne iletecek...

 Erdem Topuz - " Hayatta hiçbir şeyin aslında göründüğü gibi olmadığı "nı, diyebilirim.Kendini kurnaz sanan bir insanın aslında kendini nasıl kandırdığını, nasıl kurnazca aldatıldığını anlatıyor eser.Kısaca, hayata hangi değer yargıları ile bakarsak karşılık olarak o değerlerle karşılaşacağımızı, hatırlatıyor.