Haber

Seyircilerimizi Özledik... Eylül Ayında 6 Oyunla Sahnedeyiz...

Seyircilerimizi Özledik... Eylül Ayında 6 Oyunla Sahnedeyiz...

2024.08.26 00:00
| |
0
|
2778


Sizler de bizleri özlediyseniz 2024-2025 tiyatro sezonumuz başlamadan 2 Eylül - 9 Eylül 2024 tarihleri arasında...
 
Sizler de bizleri özlediyseniz 2024-2025 tiyatro sezonumuz başlamadan 2 Eylül - 9 Eylül 2024 tarihleri arasında 38. Genç Günler iç yapım oyunlarımıza sizleri bekliyoruz…
 
Şehir Tiyatroları sanatçılarının 38. Genç Günler Festivali’ne özel olarak hazırladığı 6 oyun Mayıs ayında izleyemeyen seyircilerimiz için ücretsiz olarak yeniden sahnelenecektir…
 
Oyunlar ve tarihleri;
 
Hayvanat Bahçesi Öyküsü-2 Eylül Pazartesi 20.30 Müze Gazhane Meydan Sahne
 
Biri, Hiçbiri, Binlercesi-3 Eylül Salı 20.30 Üsküdar Musahipzade Sahnesi
 
İkinci Perdenin Başı-4 Eylül Çarşamba 20.30 Müze Gazhane Meydan Sahne
 
Yarın Ya Da Yarın-5 Eylül Perşembe 20.30 Üsküdar Musahipzade Sahnesi
 
Şafakta Buluş Benimle-7 Eylül Cumartesi 20.30 Üsküdar Musahipzade Sahnesi
 
Diktat-9 Eylül Pazartesi 20.30 Üsküdar Musahipzade Sahnesi
 
Oyun davetiyeleri gişelerden https://sehirtiyatrolari.ibb.istanbul/, biletinial.com adreslerinden ve mobil uygulamamızdan temin edilebilir.
 
 
HAYVANAT BAHÇESİ ÖYKÜSÜ
 
Yazan: Edward Albee
 
Yöneten: Cafer Alpsolay
 
Dramaturg: Sinem Özlek
 
Oyuncular: Elif Verit, Besim Demirkıran
 
Herkesin aslında kendi benzerleri arasında yaşamayı seçtiği kent hayatında, parkta karşılaştığınız bir yabancı, sizi kendinizle yüzleştirebilir mi? 
 
Sıradan bir hayat sürebilmek için düzene uyum sağlarken, kendine karşı sağırlaşmış, ötekini dinleyip anlamayan; şimdinin deyimiyle “konfor alanı”ndan çıkmak istemeyen insanın hikayesini aktarıyor.    
 
 
 
BİRİ, HİÇBİRİ, BİNLERCESİ
 
Yazan: Luigi Pirandello
 
Uyarlayan: Sinem Özlek
 
Yöneten: Ertan Kılıç
 
Dramaturg: Özge Ökten Yılmaz
 
Oynayan: Ercan Demirhan
 
Başkalarının gözünde, kendimizi gördüğümüz kişi miyiz yoksa bambaşka biri mi? Herkes bizde kendi gördüğü kişiyi yarattıysa biz gerçekte kimiz?  Ve asıl soru, kendimizin ya da  başkalarının gördüğü binlerce “biz” arasından biri miyiz, yoksa bunlardan hiçbiri mi?
 
Sıradan bir anda, burnunun aslında yamuk olduğunu söyleyen karısının yorumuyla,  kendiyle ilgili o güne dek fark etmediği tüm gerçeği sorgulamaya başlayan Moscarda, “kendi" olabilmek için başkasının gözündeki kendini anlamaya ve hatta onunla savaşmaya çalıştığı olasılıklarla dolu bir yolculuğa çıkıyor. 
 
İKİNCİ PERDENİN BAŞI
 
Yazan – Yöneten: Alp Tuğhan Taş
 
Dramaturglar: Dilek Tekintaş, Gökhan Aktemur
 
Oyuncular: Ebru Üstüntaş, Alp Tuğhan Taş
 
Genç ve umutsuz bir oyuncu olan Muhsin, ünlü tiyatro yönetmeni Afet’in açtığı oyuncu seçmesine girme fırsatı bulur. Böylesi bir dönüm noktasında, hayatta hiçbir şeyin yolunda gitmemiş olmasının gerginliğini yaşamaktadır. Seçmelere saatinde yetişemediğinden dolayı içeri girip girmeme konusunda kararsız kalır.
 
Herhangi bir mesleğe yeni başlayan pekçok genç için bu tür seçme veya sınavlar aslında kaybolan umutları bulma ve yeniden hayal kurabilmek için önemli bir eşiktir. Muhsin için ise bir adım ötesinde varoluş imtihanı başlayacaktır.
 
YARIN YA DA YARIN
 
Yazan: Aslı Ceren Bozatlı
 
Yöneten: Onur Şirin
 
Dramaturg: Hande Ören                
 
Oyuncular: İrem Arslan, Onur Şirin
 
Oyun iki yakın arkadaş Deniz ve Eren‘in 90’lardan günümüze uzanan büyüme ve kendini keşfetme hikayesidir. Çeşitli toplumsal olayların da arka planda yer aldığı oyun, 90’ların başından günümüze kadar gelir. Deniz ve Eren yılların getirdiği iniş çıkışlar, travmalar kadar geçmişte yaşadıkları bir olayın da izlerini taşır ve bu olayın önlenemez sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalırlar.
 
ŞAFAKTA BULUŞ BENİMLE
 
 
Yazan: Zinnie Harris
 
Çeviren : Erdem Avşar 
 
Yöneten : Hasan  Demirci 
 
Dramaturg : Hatice Yurtduru 
 
Oyuncular: Ayşe Günyüz Demirci, Selen Nur Sarıyar
 
 
Robyn ve Helen  korkunç bir tekne kazasının ardından kendilerini ana karadan kopmuş bir  kum adasında  bulurlar. Robyn kazanın şokuyla  mücadele ederken, Helen  hayatta kalmış olmanın  coşkusunu  yaşamaktadır. Zaman  geçtikçe  iki kadın, üzerinde bulundukları  adacığın  göründüğü gibi bir yer  olmadığını  keşfeder. Karşılaştıkları  tuhaf  bir kadın  yardımıyla  bu kum adasından  eve giden yolu bulmayı umarlar. 
 
“ Yas  diye çok tuhaf bir yer  var, oranın  kuralları  bambaşka “
 
Gerçekten değer verdiğiniz, çok  sevdiğiniz bir  yakınınızı  kaybettiğinizde  yaşadığınız acı  ve bu acı  karşısında  yaşadığınız yüzleşme… Yalnızlık,  çaresizlik, umut, yeniden başlamak, denemek, başarısızlık, sevmek, tekrar denemek, boşluk … Kim  gitti kim kaldı ?  Kelimelerin, anıların, hayallerin izleğinde Robyn ve Helen’in dokunaklı hikâyesini  izlerken siz de kayıplarınızın  peşinden gideceksiniz. 
 
 
DİKTAT
 
Yazan: Enzo Colmann
 
Çeviren: Nükhet İzet
 
Yöneten: Gökhan Doğrusoy
 
Oyuncular: Ogeday Erkut, Selin Türkmen
 
Diktat, Traklar ve Tripler arasında yaşanmış iç savaşın izlerinin hâlâ gözlemlendiği bir coğrafyada geçiyor. Öykü Traklar’ın tarafına geçen Piet ile Tripler’in saflarında kalan kardeşi Val arasında yirmi beş yıl sonra geçen yüzleşmeyi aktarıyor.
 
Val kardeşiyle görüşmek ister. Traklar’ın iktidarında Sağlık Bakanı olarak görev yapmasına rağmen Piet bu teklifi kabul eder. İki kardeşin bunca yıl sonra buluşması büyük bir hesaplaşmaya dönüşür. 
 
 
 

Anahtar Kelimeler: İstanbul Şehir Tiyatrosu

0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.

E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir