“Kasetçalarımın pencereden uçup bir kelebeğin üzerine düşüşünü izledim. Her şey paramparça, her şey kırılmış.”
Gidecek hiçbir yerimiz yok bizim.
Hiç uyumayan bu yer, her şeyin yavaşladığını hissettiğimiz o bir saatin içinde, her türlü karşılaşmaya hazır, bekliyor. Yersiz yurtsuz, her şeyini geride bırakmış, buraya yabancı dört insan… Şu an buradalar. Yargılanmamak için. Hayaller için. Özgür bırakılmak için. Burası en şey yer değil miydi?
Şey…
Yuva nedir? Neye denir_
Yaşadığımız ev? Doğduğumuz ülke? Barındığımız alan? Değişen enlem ve boylamlarımızla bitmeyen yuva arayışımız bir gün son bulabilir mi?
0 Yorum