Mahir Günşiray, Uluslararası Af Örgütü’nün ‘unutmaya karşı tiyatro’ teması altında Fransız yazarlara ısmarladığı oyunlardan beşini bir oyunda bir araya getirerek sahnelenen ‘Unutmak’ oyununu iki ana tema üzerinde okunuyor; unutmak ve kötülüğün, iktidarın biçim değişimi. Sıkı bir görüntü bombardımanı altındayız. Gerçeklik duygusunu, hakiki olanı yitirmekle karşı karşıyayız. Eğlence kültürsüzlüğünün her çeşidi ile günü gün etmenin, her dertten uzaklaşmanın yollarını arıyoruz. Teknolojinin bize sağladığı o göz kamaştırıcı dünya içinde herşeyi unutabilir, herşeye inanabiliriz; her kılığa girebilir, ekonomik nedenleri bir çok şeyin üstünde tutabiliriz. Daha çok iletişim ile uzaklık; özgürlük alanları açtığına inandığımız teknoloji harikaları ile parmaklıksız, kelepçesiz tutsaklık yaşıyoruz. Hızlı hareket etmekten bakmaya, anlamaya, hatırlamaya zaman çok az. Hızın bizi nereye götüreceği belli değil. Dünü ve bugünü unutmak, geleceğe koşmak ile zevklendirilmiş, yeni binyılın modern bireyinin hayattan kopuşu her geçen gün biraz daha artıyor. Herşeyin anlamının kaydığı, içinin boşaltıldığı bu süreçte, biz de bir anlamda kendimizi kurban ediyor; yaşayan ölüye – belleğini yitirmiş, boş bir bedene- dönüşüyoruz. Dün söylenen “Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz” sözü bile artık geçerli değil. Artık o kadar çok bilgi var ki fikir yok. Oyunda ele aldığımız bir başka tema da: kötülüğün kılık değiştirmesi, yeni iktidar biçimleri ve bunların uzantısında düşünülmesi gereken yeni ikna teknikleridir.
0 Yorum