Goethe’nin Faust metni ele alınarak tanrı ve şeytan ilişkisi, iyilik ve kötülük, ahlak ve ahlaksızlık kavramları yeniden irdeleniyor.
Sözsüz gerçekleşen performanslarda beden ve ses kullanımı öne çıkarak seyircinin izleme formu her seferinde yeniden biçimlendiriliyor.
Şiddetin nasıl tatmin edilmez bir arzu nesnesi olduğunu birebir gördüğümüz şu dönemde ötekileştirmenin verdiği dayanılmaz hafiflik ve görevini yerine getirmiş olma duygusu varlıklarımızı yapay özgürlüklere itiyor. Kimse suçlu, kimse kirli, kimse günahsız değil. Neyden utanacağımızın adı daha önce konulduğundan utanç bir erdem değil. Günah ise insana içkin bir gerçeklik… Geriye bir tek kendimizi kabullenmek kaldı...."
Goethe’nin Faust metni ele alınarak tanrı ve şeytan ilişkisi, iyilik ve kötülük, ahlak ve ahlaksızlık kavramları yeniden irdeleniyor.
Sözsüz gerçekleşen performanslarda beden ve ses kullanımı öne çıkarak seyircinin izleme formu her seferinde yeniden biçimlendiriliyor.
0 Yorum