Kişiler: Gürol Tonbul

GÜROL TONBUL

Görevi

OyuncuReji AsistanıYönetmenYönetmen Yardımcısı

Sosyal Medya

Oyunlar


|
0
|
6948




Kariyer Bilgisi

Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü




Eleştirmen Notları

Öteki - Tiyatro Seyirlik

Gürol Tonbul, son zamanlarda sahnelerde tanıdığım deneyimli bir yönetmen. Hüseyin Avni Danyal’ ın Kadıköy’de kurduğu ‘Tiyatro Seyirlik’ için geçtiğimiz dönemlerde ’yönetmen’ koltuğuna oturup birbirinden kaliteli işler gerçekleştirdi. Benim kendisiyle tanışmam 2008 yılında gerçekleşen ‘Uluslararası Karadeniz Tiyatro Festivali’ne dayanır. İzmir Devlet Tiyatrosu adına katıldığı festivale, ‘Misafir’ oyunuyla öylesine büyük damga vurdu ki, şu anda bile o zaman ki izlediğimiz rejinin taklitleri yapılıyor. Gürol Tonbul’ un çalışmalarında zekanın keskin örneklerini görmek mümkün. İşte bu zekice işlerinden birisi de Tiyatro Seyirlik için yönettiği ‘Öteki’ oyunu. Leone Ossowski’nin yazdığı “Öteki” adlı eseri kendi düşüncesinin ince çizgilerinden geçirip seyirciye sunan yönetmen, ortaya koyduğu projesiyle benim de ilk on yönetmen listeme girmeyi başardı.  

Bu konu mantığından gidersek eğer, Gürol Tonbul’ un daha önce yönettiği ‘Misafir’ oyunu da ‘gurbetçi’ hikayesi olayından ‘öteki’ kavramına dikkat çekmişti. Yönetmenin politik düşünce gücü, yönetimsel olarak seçtiği metinlere de yansıyor. Ayrıca ‘Öteki’ oyununun zayıf yazılan konusunu güncelleyerek, muhteşem bir uyarlama yapan yönetmen, ele aldığı oyununu her açıdan kusursuz biçimde sahneye aktarmış. Yaşam Kaya

devamı...

Terör ve Şiddet Çağında, "Deliliğe Övgü"

Her ikisi de kendi alanlarında değerli isimler. İki ayrı tiyatro oyununda bir araya geldiler. Sonuç, iki unutulmaz oyun oldu. “Albay Kuş” ve “Barut Fıçısı” oyununda birlikte çalışan psikiyatrist, yazar Levent Mete ve yönetmen, oyuncu, hoca Gürol Tonbul deneyimlerini, birikimlerini paylaştılar. 

Gürol Tonbul - Tiyatro tek başınıza kotarabileceğiniz bir alan değil. Her rolün bir davranış psikolojisi ve sosyolojik bir konumu var. Bu nedenle, yıllardan beri bir psikolog ile birlikte çalıştık ama bir türlü olmadı. Ya çok fazla psikolojiye giriyoruz dramadan uzaklaşıyoruz. Bir süre sonra drama olmadığı için sadece hastalığın sahneye gelmesi isteniyor. Tam o aşamada Savaş Kültür beni Levent Mete’nin kitaplarıyla tanıştırdı. “Sana müthiş birini öneriyorum” dedi ve gerçekten de öyle çıktı. Levent Mete hayata bakışı çok geliştirdi ve değiştirdi. Çünkü bir roman yazarıydı ve kişileştirmeyi çok iyi biliyordu. Kendi alanında uzman biriydi ve oyun üzerine yaklaşımlarıyla oyun davranış psikolojileri ya da davranış bozukluğu olan karakterleri kendi alanı içinde çok geliştirdi. Çok yapıcı önerilerde bulundu. Psikolojiyi unutup dramaya  ya da dramayı unutup psikolojiye dalmadı. Kişileştirmeyi bilen bir bilim insanı ile çalışmak beni de oyuncuları da çok geliştirdi.    Seval Deniz Karahaliloğlu

devamı...

Gürol Tonbul - Barut Fıçısı

Dejan Dukovski yazdığı ve Bilge Emin ve Yıldıray Şahinler'in dilimize kazandırdığı, "Barut Fıçısı" usta yönetmen Gürol Tonbul'un gözünden sahneye aktarılmış. Oyunun metnini sadece "akıl" değil "gönül gözüyle" de görebilen Gürol Tonbul, incelikli bir dil yakalamayı başarıyor. Oyunu basit bir tiyatro oyunu olmaktan çok canlı bir organizma gibi algılayan Tonbul "Barut Fıçısını" tiyatro sahnesinden yaşadığımız gerçekliğe indirgiyor.  Seval Deniz Karahaliloğlu

devamı...

Nora Bir Bebek Evi - İzmir Devlet Tiyatrosu

Krogstad’da Gürol Tonbul karakterin içsel, ruhsal imgelerini hakkıyla veriyor. Yusuf Köksal, Torvald Helmer’in tutkularını değil, onun bileşimini oluşturan duygularını öne çıkarıyor, çok da iyi ediyor, ama kusuru Torvald’ın duygularına doğrudan, hiçbir hazırlık ya da destek olmadan ulaşmaya çalışmasında. Özdeşleşeceği karakterin dokusunun nahif maddesini kavraması ya da o dokuyu çabuk yakalamanın zorluğunun bilincinde olmasını diliyorum.   Üstün Akmen

devamı...

Haydi Karına Koş - Run For Your Wife (İzmir Devlet Tiyatrosu)

Gürol Tonbul’un ve Murat Çobangil’ in dedektif rolündeki tezatlıkları da yine oyundaki komedi için çok çok önemli. Gürol Tonbul’ un sert ve ciddi dedektif tonlaması, herşeyin anormal ilerlediği anlarda konuya müthiş bir ciddiyet katmış.  Yaşam Kaya

devamı...

Misafir - İzmir Devlet Tiyatrosu

Gürol Tonbul, sahneleme yönünden yaratıcı bir rejisör; özellikle de Musa’nın, ikinci kuşağın uyum sorununu kukla oyunu ile yansılaması çok başarılı ve etkileyici bir ayrıntıydı. Ön oyunun biraz uzun tutulması serimi ve dolayısıyla konuya geçişi yavaşlatmış olsa da, epik yaklaşımdan kaynaklanan sahne üzerindeki hazırlıklar; seyirci ile oyuncular arasında sıcak bir bağ kurulmasını sağlıyor. Perde arasında oyuncuların sahneden ayrılmayarak oyunu sürdürmeleri, seyirciyle iç içe çay içip yarenlik etmeleri, ayrıca Yönetmen Gürol Tonbul’un fuayede seyircinin arasında oluşu sıcacık atmosferi pekiştiriyor. Başak Sakızlıoğlu

devamı...

Misafir - İzmir Devlet Tiyatrosu

Bilgesu Erenus'un yazdığı eser, 50. yılını kutlayan İzmir Devlet Tiyatrosu tarafından sahneleniyor. Yönetmen Gürol Tonbul sahneleme tekniğini yüzeysel olduğu kadar, özü açısından izleyiciye fazlasıyla aktarıma sahip.  İhsan Ata

devamı...

Masallar İnsanlar Bir De Türküler

Gürol Tonbul’un “MASALLAR İNSANLAR BİR DE TÜRKÜLER”i Devlet Tiyatroları Tarihine Geçti!

Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’ nün ‘sosyal sorumluluk’ anlamında yürüttüğü çalışmalar her zaman toplumsal alanda hissedilir olmuştur. Türkiye’ nin en büyük tiyatro kurumunun inisiyatif alarak toplumun önemli problemlerine değinen çalışmalara imza atması biz eleştirmenlerin dikkatini çektiği kadar, seyircilerin de dikkatinden kaçmıyor. Bunun en güzel örneklerinden birisi olan “Masallar İnsanlar Bir de Türküler” Devlet Tiyatroları’ nın önemli yönetmenlerinden olan Gürol Tonbul’un Şubat 2014’te başlatıp 2015’te sonlandırdığı bir cezaevi projesi. Sait Faik Abasıyanık’ ın öykülerinden yola çıkarak oyunlaştırılan projenin tüm oluşum aşaması Sayın Tonbul’a ait. Sait Faik’in “Son Kuşlar”ına bakıp, Türkiye’ nin kanayan bir yarası olan cezaevlerinin sorununa değinen proje başladığı ve sona erdiği gün arasında muhteşem işlere imza attı. Az sonra projenin neler yaptığıyla ilgili bilgiler vereceğim, ama öncelikle böylesi bir çalışmayı ülke tarihinde ilk kez hayata geçiren Sayın Tonbul’un çalışmasının her açıdan taktire şayan bir özverinin örneği olduğunu önemle belirtmeliyim. 

Oyunumuzun adı söylediğimiz gibi “Masallar İnsanlar bir de Türküler”. Şubat 2014'ten bu yana Türkiye'nin çeşitli il, ilçe, köy ve kasabalarında bir sosyal sorumluluk projesi olarak sahnelenen oyun 32 'si  cezaevi olmak üzere 35  farklı  mekânda izleyicisiyle buluştu. 99 oyun oynadı. Proje, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ve Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü'nün onayı ve İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun desteği ile hayat buldu. Sait Faik Abasıyanık’ın insana sevgi ve yaşama sevinci veren öykülerinden ve yazarın gazete yazılarından oluşturulan metin yedi aylık bir çalışmanın ürünü olarak doğdu. Gürol Tonbul yıllardır hayalini kurduğu projesini hayata geçirdikten sonra Türkiye’ nin kanayan yarası cezaevlerine yeniden bir umut doğdu. Düşünün mahkum olup içeriye düşen insanların ceza çekerek rehabilite olma sürecine tiyatroyla destek oluyorsunuz. Orada umuda tutunmak için kendisine çıkış arayan insanları Sait Faik’in muhteşem öyküleriyle buluşturuyorsunuz. Gerçek sanatçı olmanın verdiği duyarlılıkla harekete geçen Gürol Tonbul, ekibini öylesine muhteşem bir enerjiyle projeye hazırladı ki, gidilen her cezaevinde bambaşka duygular, konular karşısına çıktı.  Yaşam Kaya

devamı...

Düşler - Tiyatro Büyü

Gürol Tonbul ve Soner Akçay ikilisinin yarattığı ahengin ritmini takip edenler bilirler; Türkiye'de yıllardır 'kukla tiyatrosu' üzerine yapılan çalışmaları bir üst çıtaya taşıyan iki muhteşem isim, Tiyatro Büyü' nün büyülü dünyasında sizleri düşlerinizin en saf doğallığında bir yolculuğa çıkarıyor. 'Düşler' oyununu Gürol Tonbul yazıp yönetmiş. Soner Akçay' ın tek kişilik performansında kukla-beden tiyatrosu üstüne kurgulanan sahnedeki gösteri, bugüne dek yapılmış işler arasında kendi doğallığını koruyan özelliğiyle öne çıkıyor. 

Gürol Tonbul, oyunda dikkat dağınıklığı olmasın diye sahnedeki olaylara küçük nüanslar eklemiş. Konfeti patlaması, alçalıp yükselen ritimler, Soner Akçay' ın seyirciyi oyuna dahil edişi yaklaşık bir saat gözümüzü kırpmadan oyuna odaklanmamızı sağlamış. Devlet Tiyatroları' nın zeki yönetmeni Tonbul, Kukla Tiyatrosu dediğimiz kavramı Avrupa normlarında sahneye aktarıyor. 

Oyunu duygusal açıdan değil, mantıksal açıdan irdelediğimizde de yazdığımız yargılara rahatlıkla ulaşıyoruz. Gürol Tonbul yılların verdiği deneyimi Soner Akçay' ın muhteşem sahne performansıyla birleştirip, 'kukla tiyatrosu nasıl yapılır?' sorusunu başarılı biçimde cevaplıyor. Yaşam Kaya

devamı...

Dumana Boğulan Romeo Juliet

Gürol Tonbul muhteşem oyunculuğu ile harika bir Mercutio. Kılıç darbesi ile ölmesi gerekiyor ama o da ne, pat diye Tybalt (Serkan Kunter) silahını çıkarıp Mercutio’yu vurup öldürüyor.

Oyunda en çok zevk aldığım sahneler, birinci bölümde Mercutio (Gürol Tonbul), Romeo (Tamer Yılmaz) ve Benvolio’nun (Mehmet Demiralp) bir arada olduğu sahne. Seval Deniz Karahaliloğlu

devamı...




Yorum

0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.


E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir