MAKALELER

Kar Küresinde Bir Tavşan - İkinci Kat

2015.10.09 00:00
| | |
3214

‘Kar Küresinde Bir Tavşan’ zamansız mekansız bir dünya profilinin içinde, daha çok İstanbul’ un varoşlarında yaşanılan bir öykü gibi göze çarpıyor...

 


İki Ayrı Dünyanın Kadını ve Tek Bir Ortak Nokta: Acı!
 

#SavaşVeBarışOyunları kapsamında 4 temalı oyundan bir tanesi olan ‘Kar Küresinde Bir Tavşan’ İkincikat’ ta son oyunlarını oynarken geçtiğimiz hafta oyunu görme şansını yakaladım. Temalar üzerinden giden oyun silsilesi içinde kendisine özgün bakış açıları oluşturan, ayrıca görünmeyen, karanlıkta kalan gerçek dünyaları aydınlatan gösteriler tiyatro dünyasının içine farklı bir renk olarak doğdu diyebiliriz. Ahmet Sami Özbudak’ ın yazdığı Firuze Engin’ in yönettiği oyunla ilgili psikolojik notlarım bolca yer alıyor. Oyuncuların ‘karakter’ çözümleme başarısından yürüyen yönetmen, iki kişi arasındaki çatışmalı hayat öyküsünü izleyici kitlesine anlatmayı bilmiş. 

 

‘Kar Küresinde Bir Tavşan’ zamansız mekansız bir dünya profilinin içinde, daha çok İstanbul’ un varoşlarında yaşanılan bir öykü gibi göze çarpıyor. Kocasının ölümünden sonra oğlu Mutlu’yu eve hapsedip, oğlunun cinsel isteklerine cevap vermek için sokaklarda fahişe avına çıkan Şelale, Kadife adındaki kadını evine getirir. Oğluyla kurduğu cinsel teması yakın takip eden Şelale, Mutlu’ nun seks anını an be an takip edip, bu olaydan kendisi de zevk almaya başlar.

Konu ilerledikçe Şelale’ nin ölen eşi Celal’le; mutlu, sırada, memur zihniyetinde bir hayat geçirdiğini anlarız. Kadının cinsel sorunlarının temelinde yetiştirilme mantığı ilk göze çarpar. Mesela evinde oyalar yapıp, kendisini steril bir dünyada tuttuğunu düşünür. Halbuki, kazara bir silahtan çıkan mermi yüzünden trajediye dönüşen hayatı o’nun en büyük çaresizliğidir. Mutlu’ yu cezalandırıp odaya hapseden Şelalae, Kadife’ nin hayatı üzerinden kendisini sorgulamaya başlayacaktır. İki ayrı dünyanın insanı aynı evde bir araya gelince erkekler üzerinden yürüyen acılar, hayat şartlarından dolayı çaresizce sürüklenen konular karşılıklı diyalogla aktıkça akar. 

Yazar Ahmet Sami Özbudak kaliteli bir konu yaratmış. Kendisini ‘Çênadengızi’ oyununda ilk kez tanıdım. Sinema kafasıyla olayların kadrajını öylesine etkili yazıyor ki; Şelale ile Kadife arasında süregiden distopik bir masalı film şeridi gibi izliyoruz. Yazar, yönetmenin de önünü açan algıda, olayların teatral boyutunu yaşayarak karakterlerinin psikolojik açılımlarını şahane irdeliyor. Tabi burada yönetmenin zekasıyla yazarın zekasının aynı noktada kesiştiğini görüyoruz. Firuze Engin, bir tül içinden gösterdiği ‘Mutlu’ tasviri ile sonuna kadar merak dürtümüzü harekete geçirmiş. Karakterlerin psikolojik derinliklerini eşyaların üzerine yıkmış. Yapılan oyanın bir türlü bitmemesi, tencere içinden çıkan ev araç gereçleri aslında bu iki kadının yaşadıkları acıyla eş metaforlarını yansıtıyor. 

‘Şelale’ rolünde Defne Halman’ ın ve ‘Kadife’de Pınar Çağlar Gençtürk’ ün dikkat çekici ‘karakter oyuncusu’ özellikleri oyunun en büyük artısı. Rol yetenekleri tartışmasız çok iyi olan iki isim, bu oyunda etkili birliktelik gösteriyorlar. Sezonun henüz başında bir solukta izlenilir konu oluşturmak, oluşturulan konu içinde çatışması bol ögeleri duraksamadan oynamak kolay bir iş değil. Gerçi oyun yaz aylarında da gösterimlerine devam etti, ama olsun oyunculuk bir noktada performans işi. Rol performansının temposunu her daim korumak zor uğraş. 

İkincikat’ ın ‘Kar Küresinde Bir Tavşan’ ı duyumlarıma göre kasım ayında da seyircisiyle buluşmasını sürdürecek. Oyunu takip edin, mutlaka gidip grubun Karaköy’deki sahnesinde izleyin. 

Yaşam Kaya / [email protected] 

 

Anahtar Kelimeler: Kar Küresinde Bir Tavşan, ikinci kat



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir