Kocaeli Şehir Tiyatrosunda 6 sezon kapalı gişe oynayan Oyunun Oyunundan sonra, gişede tiyatronun yüzünü güldürebilecek diyebileceğimiz (-ki bu ödenekli bir tiyatro için ne kadar önemlidir?) yeni bir fars ‘’İKİNİN BİRİ’’
Usta fars yazarı Ray Cooney’in bilindik tarzının hiç de dışında olmayan, insanların içinde bulundukları konumların gülünç yanlarını ortaya koyan, bir durum komedisi.
Hükümette görevli bir bakanın eşiyle birlikte geldiği otelde, çapkınlık yapma macerasının, bir kısır döngüye dönüşmesiyle meydana gelen olayların, seyirciye serptiği gülme tozunun etkisi tartışılamaz bir gerçek.
Efter Tunç farkı…
Salona ilk girdiğinizde sizi karşılayan otel lobisi dekoru, her ne kadar ihtişamıyla profesyonel gibi gözüküyorsa da, bende nedense kullanımından yada daha farklı ne yapılabilirdi düşüncesinden dolayı, önce bir amatör tiyatroya mı geldim izlenimi uyandırdı. Ama bu uzun sürmedi. Işıklar kararıp lobi sahnenin üzerinde sahne teknisyenleri tarafından kaydırılırken, sahneye vuran ışığın aydınlattığı dekor Efter Tunç farkını ortaya koyuyor.
Yan yana iki otel odası dekoru Ray Cooney’in bir çok oyunda rastlanan bir dekor olsa da renk seçimi ve süslemeleriyle seyirciyi etkisi altına alabiliyor. Efter tunç tasarımda çok fazla zorlanmamış ama görsellik konusunda ismini dekora kazımış diyebiliyoruz…Oyunun birkaç bölümünde dönülen lobi, tasarım aşamasında biraz daha düşünülseydi keşke dedirtiyor ama yinede Efter Tunç’a teşekkür etmemizin önüne geçemiyor…
Işık ve Kostümler Konuşulmasa da Olur…
Oyunun güncel yapıya uygunluğu kostümler konusunda da Efter Tunç’ u yine yormamış. Aynı şekilde hiçbir ışık oyununa ihtiyaç duymayan bir metin, ‘’Ayrılık’’la İsmet Küntay ödülüne layık görülen Erol Dinçdemir’i bir kondüvitten farksız kılmış…
Benim için! Hayal Kırıklığı
11 Aralık / Cuma günü, Süleyman Demirel Kültür Merkezinde, Saat:20:00’ başlayan oyunun yorumunu yaptığımı belirterek başlıyorum. Oyun ile ilgili görüşlerime izlediğim oyun gününü özellikle belirtmek istiyorum ki, oyun ile ilgili yorumlarımı ekibin daha iyi düşünebilmesini istiyorum.
Ben Kocaeli Şehir Tiyatrosu koridorlarında çok fazla bulunmuş, eğitim almış ve şuan Kocaeli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümünde akademik eğitimini tamamlamaya çalışan bir tiyatro adamı olarak, şehir tiyatrolarının içini çok iyi bilen ve oyuncuları performans anlamında iyi tanıyan bir yorumcuyum diyebilirim.
Oyundan büyük beklentilerim vardı ve bunun en büyük sebebi, son iki sezondur Kocaeli dışındaki tiyatral çalışmalarımdan dolayı şehir tiyatrolarından uzak kalmamdı.
Yazar, Ray Cooney, Yönetmen bir çok kez bu tarz oyun ve hatta bu oyunu sahnelemiş bir fars ustası Haldun Dormen ve oyuncu kadrosu benim hocam dediğim ve diyebileceğim isimlerden oluşunca, beklentilerimin arttığı bir oyun izleme umuduyla oturmuştum seyirci koltuğuna. Ama oyunun başlangıçında biraz buruklaştım. Büyük beklentilerle gittiğiniz bir oyunun enerjisinin beklediğinizden düşük başlaması, biraz canınızı sıkardı sanırım. Sonrasında toparlanacağını düşündüm ancak benim başlangıçta alamadığım enerjiden de kaynaklanabilir bu ama, beklediğim tadı vermedi açıkçası.
Teknik anlamda Haldun Dormen sahnedeydi. Açılıp kapanan kapılar ve zamanlamalar çok iyiydi. Ancak daha öncede Ray Conney’in bir çok oyununu profesyonel çalışmalardan izlemiş olmamın da verdiği düşünceyle, benim düşündüğüm ve gördüğüm fars trafiğine göre yavaş kalan bir trafik vardı sahnede.Bu anlamda; bir saniye dahi boş kalmaması gereken sahne bir çok defa bu tezi yıkmıştı.
Oyuncu seçimleri çok doğruydu
Eşi ile birlikte geldiği otelde çapkınlık yapmaya kalkışan bakan yardımcısı Aydın Sigalı ve eşi Zuhal Gencer Erkaya; bakanın yardımcısının, yardımcısını oynayan Engin Benli ve işçi partisi millet vekili Eylem Tanrıver. Bu dört ’’ usta ‘’oyuncunun önemli sayılabilecek ortak yanları; kurulduğu günden bu yana aynı tiyatro bünyesinde bir çok oyunda aynı sahneyi, birbirine yakın ilişkiler içinde bulunan karakterlerle, paylaşmış olmaları, Kocaeli seyircisinin performanslarını bildiği ve tanıdığı oyuncular olmaları. Bu anlamda birbirleri çok iyi tanıyan ve dost oyuncuların oyuna yansıtacakları performans ve adaptasyon çok daha fazla önde olur düşüncesini tetikliyor ve öylede oluyor. Özellikle Aydın Sigalı’nın hep ön plana çıkan oturaklı oyunculuğu, Zuhal Gencer Erkaya’nın rahat ve rolunün hakkını veren oyunculuk tavrı, Eylem Tanrıverin dominant karakterlerdeki karakter oluşumu ve ses yapısıylada bunu hissettirmesi ve Engin Benli’nin hiçte yabancısı olmadığı istemem yan cebime koy düşüncesindeki ve çıkmaza giren durumlardaki mahçup bir karakteri başarıyla canlandırması, tanıdık ve başarılı karakterler sunuyor Kocaeli seyircisine.
Bu dört usta oyuncu arasında üstünde durmak istediğim oyuncu. Özellikle bu tarz bir oyunda ortaya koyacak çok daha yüksek bir performansı olduğunu düşündüğüm Engin Benli.Enerjisi ile oyunu olduğu noktadan çok daha yüksek bir noktaya taşıyabilecek bir oyuncu ve bu oyundaki rolü de bir anlamda oyunun tüm enerjisini taşıyan bir karakter. Oyun bir durum komedisi olmanın yanında, reji anlamında düşünüldüğünde; hareket unsurlarının, oyunun komedi yanını tetiklemesi gereken, bir reji anlayışına sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Bu düşünce, karakter çözümlemeleri ve hatta isimleri dahi aynı olan, Ray Cooney’in tüm oyunları ve Engin Benli’nin bu oyunda canlandırdığı karakter yapısı için de geçerlidir. Ancak Haldun Dormen’in seyirci beklentisi noktasında atladığı bir parantez midir yada diğer oyuncuların enerji yoksunluğundan mıdır yoksa Engin Benli gününde mi değildir? Bilmiyorum ama bana beklediğim yüksek enerjiyi vermedi sahnede. Oyuncunun Yaptıklarını ve yapabileceklerini bildiğim için bu durumu hazmediyorum.
Yine uzun dönemdir, şehir tiyatroları bünyesinde başarılı işlerde bahsettiğimiz dost oyuncularla sahneyi paylaşan, birinci dönem kadrolu sanatçılar arasında yer alan, Serhat Güzel Çin garson rolündeki performansıyla, doğru bir tercih olduğunu seyirciye kanıtlıyor. Yine de ‘’Çocuğum’’daki uşak rolünden sonra, yine yakın bir karakterle karşımıza çıkmasından dolayı vodvillerin kadrolu uşak, garson ve benzeri karakterleri olmamasını diliyorum.
İkinci Dönem Sanatçılar Isınmış
Kocaeli Şehir Tiyatrolarının geçtiğimiz sezon açtığı sınavla bünyesine kattığı oyunculardan henüz izleyemediğim ‘’Ay Işığında Şamata’’ daki performansı ve güzelliğiyle adından sıkça söz ettiren, oyunda bakan yardımcısının kaçamak yaptığı rakip parti sekreterini canlandıran, genç oyuncu Seçil Mutlu, bu oyundaki performansı takdire şayan diyemeyeceğim ama olması gerektiği gibi demek doğru olur sanırım. Resepsiyonist Destan Batmaz eksik görülen bir şey varsa da yinede rolünü kotarmış.
Adını Çok Duyacağımız Bir Oyuncu ‘’ Utku Oğuz ’’
Yine ikinci dönem sanatçılar arasında yer alan, oyunda kaçamak yapan sekreterin kocasını canlandıran ve oyunda yanlış anlaşılmalardan dolayı, hayali bir karakter olarak ortaya çıkan ,Bakan yardımcısının eşcinsel sevgilisi, Ted olarak isim benzerliğinden dolayı olmadık bir durum daha yaratan, mesleği oyunculuk olan ve eşine giden haber kağıdını kendisine geldiğini düşünerek otele gelen ve oyuna da adını veren ‘’İKİNİN BİRİ’’ adlı filmin deneme çekimine geldiğine inandırılan, oyunun ikinci perdesinde sahneye gelen ve oyunun enerjisini oynadığı karakterin karakteristik özellikleri ve kısacık bir roldeki yüksek performansıyla yukarıya çeken Utku Oguz , Şehir tiyatrolarının kadrosuna temiz kan katacağa benziyor. Oyuncunun başarılı işlerde, başarılı performanslarıyla adından söz ettireceğini düşünüyorum…
Konuk Oyuncuya Neden İhtiyaç Duyuldu
Oyunda otel müdürünü canlandıran ve Kocaeli şehir tiyatroları bünyesinde bu rolü hakkıyla oynayabilecek bir çok oyuncu varken, İbrahim Şahin’in konuk oyuncu olarak oynamasının anlamsızlığını düşünüyorum. Oyuna kattığı çok özel bir şey olduğunu ve bu rolün adamı diyebileceğimiz bir performans sahnelemediğini düşünürsek, bence Kocaeli Şehir Tiyatrosu, kendi bünyesindeki oyuncularla bu karakteri halledebilirdi. Bu düşüncenin dışında İbrahim Şahin de, sahnede oyuna yabancı gibi dursa da, olması gerekenin dışında özel bir yanı yoktu.
Kocaeli İçin İyi Olmuş
Son iki sezondur sahnelenen başarılı prodüksiyonlar olarak görülseler de seyirci açısından öyle düşünülmeyen ve seyirciyi sıkan ve bu anlamda seyirci yoksunluğuna mahrum kalan ‘’Yolcu’’ ve ‘’Derviş ve Ölüm’’ den sonra ‘’İkinin Biri ‘’ Haldun Dormen gibi bir üstadın Kocaeli ile buluşması ve seyirci katılımının yüksek olacağı bir oyun olması açısından, iyi bir tercih olmuş. İnanıyorum ki benim gördüğüm noksanlıklara rağmen, tekrar tekrar izlenecek bir oyun… Nejat Birecik ile bir nebzede olsa kan kazanan ve yeniden başarılı projeler hayata geçireceğine inandığım Kocaeli Şehir Tiyatrolarının kuruluş yıllarına dönmesini ümit ederek iyi seyirler diliyorum...
Anahtar Kelimeler: ikinin biri, kocaeli şehir tiyatrosu
0 Yorum