Çelik Manolyalar - Tiyatro Kare

Tiyatro Kare, Robert Harling'in “Çelik Manolyalar” adlı önemli bir eseriyle tiyatro severleri selamlıyor. Nedim Saban’ın uğraşları sayesinde on dokuz senedir ‘perde’ diyen grup, bu sezon Türkiye’ nin en önemli yönetmenlerinden Mehmet Ergen ile çalışmış. 1989 yılında Hollywood’ un dünyaca ünlü oyuncuları Julia Roberts, Dolly Part, Sally Field, Olympia Dukakis, Shirley Maclaine eserin sinema versiyonunda rol alarak, insanlara duygusal komedi ile karışık muhteşem bir film sunmuşlardı. Şimdi de aynı eser Saadet Işıl Aksoy, Şenay Gürler, Suzan Aksoy, Suna Keskin, Oya İnci, Aslıhan Erguvan tarafından tiyatro sahnelerinde boy gösteriyor. 
 
    Oyunda bir güzellik salonunun etrafında birbirleriyle çok iyi dost altı kadının yaşamlarından kesitler aktarılıyor. 1980li yıllarda Louisiana’da yaşayan bir grup kadının hayatla ilgili birtakım sorunları vardır. Kiminin kocası ölmüştür, kimi psikolojik takıntılıdır, kimi evlilik çizgisindedir. Bu altı kadın zaman geçtikçe birbirlerinin yalnızlıklarına ortak olmaya başlarlar. Kasabanın dedikodusunu yapmak kadınların yaptığı en iyi şeydir. Dışarıda başka insanlarda arayıp da bulamadıkları birçok şeyi kendi aralarında ve bu küçük güzellik salonunda bulan kadınların dayanışması, büyük hüzünleri de içersinde barındırmaktadır. 
 
    Mehmet Ergen konuyu sahnelere taşırken, eserin sinema versiyonunu bir kenara bırakıyor. Salt altı kadınla sınırlı oyun haline dönüşen “Çelik Manolyalar” akıcı konusu ile izleyenlerde derin izler oluşturuyor. Toplu terapi mantığını eserin içine yerleştiren Ergen, duygusal travmatik anlardan komedinin kapısına ulaşabiliyor. Yönetmen, Shelby üzerinden esere yaklaştığı için, kadınlar arası dostluk olgusunu izleyenlere hissettirebiliyor. 
 
Sahnelerde Şenay Gürler Ayrıcalığı 
 
    Kadınların psikolojik rahatlama yeri olarak kullandığı kuaför salonun sahibi Turvy karakterinde karşımıza geçen Gürler, tiyatro sahnelerinin devamlı görmeyi arzuladığı bir oyuncu. Rolünü özümsemiş. Zaten dinlendirici ses tonu sayesinde oynadığı karakterle bütünleşmiş. Ekibi sürükleyen isim kendisi. 

     Shelby rolünde Saadet Işıl Aksoy karakterini çok iyi analiz etmiş. Fakat nedendir bilinmez, sahnelerde duygusal saf kız rolü oynayan oyuncular ses tonlarında eski Türk filmlerini hatırlatıyorlar. Saadet Işıl Aksoy da bu hataya düşmüş. Şeker hastası olan Shelby, aşık olduğu adamla evlenerek çocuk sahibi oluyor. Fakat bu o’ nun sonunu getiren büyük bir karar. Aksoy’un oyunculuğu işte burada devreye giriyor. Aşk kavramını yücelten oyuncu, seyircilerle duygusal bağın oluşmasına neden oluyor. 
 
    Oya İnci, lafını esirgemeyen erkek gibi davranan Ouiser’de iyi olmasına iyi, ama şu şapkanın çıkarıldığı sahnede, kuaförden yeni çıkmış saçları ile pek bir uyumsuz görünüyor. Şapka takan bir insanın saçları hiç mi bozulmaz? Madem o saçlar o denli muhteşem, neden kuaföre gidiliyor? Suna Keskin zengin bir hayat içinde dostluğa muhtaç Clariee’yi an be an yaşıyor. Çok hareketli ve muhteşem bir oyuncu kendisi. Shelby’ nin annesi M’Lynn Eatenton rolünde Suzan Aksoy, oynadığı trajedi ile konunun duygu yüklü bölümlerini birleştiriyor. Kızı ellerinin arasından kayıp giden Eatenton’un abartıya kaçmayan ruh halini sahnede görebiliyoruz. Kuaförün çırağı Aslıhan Erguvan dini konuşmaların olduğu bölümleri sil baştan çalışmalı. 
 
    Merve Benice dekor tasarımında 1980’li yılları –kuaför koltuğu hariç- yansıtabilmiş. Kostümlerde Sadık Kızılağaç çok iyi. Ruh hallerine göre değişen kostümler konunun gidişatını rahatlatıyor. 
 
    "Çelik Manolyalar” son dönemde tiyatro sahnelerinin gördüğü iyi oyunlardan bir tanesi. Altı değerli oyuncunun uğraşları taktire değer. Güzel bir oyun izlemek istiyorsanız bu gösteriyi kaçırmamanızı öneririm.