MAKALELER

Farklı Bir Şenliktir "27 Mart!".

2011.03.28 00:00
| | |
4516

Belli günler, aylar ve yıllar hatta olaylar insanları düşündürür ve dünden bugüne, yarına bir köprü kurar.



     
     Seyirci geçmişe ve geleceğe tiyatro denilen o aydınlık pencereden bakarken de tiyatrosunun düzeyinde ülkesinin uygarlık düzeyi ile yüzleşir.

  
    Tiyatro yaşayan, yaşadıkça gençleşen bir sanattır. İnsanlığın en eski, en güzel birikimlerini, en yeni günün değerlerini, geleceğin beklentilerini tiyatroda seyircisine oluyormuşçasına yaşatan bir sanattır.
 
    Tiyatro gençtir, tiyatro dinamiktir. Çağının sorumluluğunu omuzlarında taşır.
 
    Özgür yaratıcılığının özenini, özgün işlevinde yapmanın da onurunu dimdik her zaman genç bedeninde taşımaktan da mutlu olur.
 
    2011 yılı 27 Mart günü yani bugün dünyada ve ülkemizde yeniden onlarca kutlama projesi tiyatro adına hazırlanmaktadır.
 
    Seyircisini, oyuncusunu, yönetmenini, yazarını ve akademisyenini kucaklamak için oyun öncesi perde açılmadan, sahnede her zamanki gibi bu yılda tiyatrosu adına sahne ışığını da şimdilik kendi üzerine alarak günün anlamına dile getirmek üzere üstte bahsettiğim katmanlarda birileri yine hazırlanmıştır.
 
    Daha sonra perde açılacak sahnenin seyircisiyle buluştuğu yerde, dünya ne denli seyirciden uzaksa o denli seyirciye yakın olmanın mutluluğu ile insanlığa uzanan büyülü seslenişini duymak üzere herkes Mutluluğa, Erdeme, Barışa, Kardeşliğe, Dostluğa doğru ya da düşünmek bile istemediğim tam tersi duygularla sahnede yerini almış olacaktır. Tıpkı oluyormuşçasına!
 
İyi Seyirler
 
Yeniden "1982 Cüneyt Gökçer Ulusal Bildirisinin" Okunması Üzerine
 
    Uluslar arası Tiyatro Enstitüsü (ITI) tarafından 1961 yılında ilan edilen "27 Mart Dünya Tiyatro Günü" ulusal ve uluslar arası bildiriler, ücretsiz oyunlar ve çeşitli etkinliklerle ülkemizde ve dünyada üstte belirtilen tarihten beri kutlanmaktadır.
 
    Pek çok ülkede ulusal ve uluslar arası etkinliklerle tiyatro sanatını bir kez daha gündeme getirmeyi hedefleyen "Dünya Tiyatro Günü'nde" dünya çapında başarıya imza atmış tiyatro oyuncusu, yönetmeni, yazarı veya kuramcısı evrensel bildiriyi yazmaktadır.
İlk bildiri dünyada 1962 yılında Jean Cocteau tarafından yazılmıştır.
 
    Türkiye'de ilk ulusal bildiriyi 1978 yılında Muhsin Ertuğrul yazmıştır.
 
    Ülkemizde Ulusal Bildirinin Amacı; Sahne sanatları alanında dünya çapında bilgi ve uygulama alışverişini arttırmak gelişim sürecinde sanatsal yaratıcılığın ve üretimin gerekliliği hususunda toplumsal bilinci uyandırmak, insanlar arasındaki barış ve dostluğun sağlanmasını katkıda bulunmak üzere belirlenmiştir.
 
    Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservaturı'nın 75. kuruluş yılında Tiyatro Anasanat Dalı Başkanlığı'nın 2011 Dünya Tiyatro Günü'ne ilişkin projesi, Türk Tiyatrosu'nun Büyük Ustası, Devlet Sanatçısı Sayın Prof. Cüneyt Gökçer anısına hazırlanmıştır.
 
    Bu projede daha önce Sayın Cüneyt Gökçer'in adına heykel, büst yapılması tiyatro sahne isimlerinin verilmesine rağmen adına yapılmış hiçbir ödül değerlendirmesine rastlanmadığı görülmüştür. Bu nedenle konservatuarımızın kuruluşunun 75. Yılına denk gelen 2011 Yılında Konservatuar Müdürlüğümüzün desteği ile ve Tiyatro Anasanat Dalı Başkanlığının ödül projesi olarak hazırlanmış olan "75. Yıl Cüneyt Gökçer Tiyatro Ödülleri'nin" ilk kez mayıs ayında verilmesi ve bu ödüllerin bu yıldan itibaren her yıl gelenekselleşerek öncelikle konservatuar mezunu tiyatro sanatçılarına verilerek her mayıs ayında devam etmesi Anasanat Dalı'nın projedeki en büyük amacıdır. Bu ödüller 2011 yılında Onur, Sanat, Teşvik ve Hizmet alanlarında hak eden sahiplerine verilmek üzere düzenlenmiştir.
 
    Tiyatro Anasanat Dalı Başkanlığının 2011 yılı bir diğer çalışması da Ulusal Bildiri üzerine bir değerlendirmesi ile gerçekleşmiştir.
 
    75. Yıl anısına da bu yıl 27 Mart 2011'de Tiyatro Anasanat Dalı Başkanlığı, Ulusal Bildiri olarak "27 Mart 1982 yılında Prof. Cüneyt Gökçer" tarafından hazırlanan Ulusal Bildiriyi bu yıl yeniden okumak üzere kabul etmiştir.
 
    27 Mart 2011 yılında Tiyatro Anasanat Dalı Sahnesinde tekrar özlemle 1982 Cüneyt Gökçer Ulusal Bildirisini okuma kararı almıştır.
 
Cüneyt Gökçer Ulusal Bildirisi 27 Mart 1982
 
    Tiyatro birlikte yaratılan, her gece yeniden bir araya gelerek varedilen bir sanat olayıdır.
 
    Ne yazarı, ne rejisörü, ne oyuncusu, ne de seyircileri tek başlarına onu varedemezler.
 
    İster bir çatı altında, ya da çatısız bir anfide, hatta bir parkta, bir bahçede o hep birlikte yaratılır. İşte bu birleşme ve paylaşma başka hiçbir sanatta yoktur. Tiyatro çağlar boyunca insanlara aynı anda nefes tutturan, aynı anda soluk verdiren, aynı anda güldüren, ağlatan, aynı anda düşündüren bir güçle, mucizeyle varolmuştur.
 
    O saat gelince, aynı heyecanı paylaşmak için yüzlerce insan sözleşmişcesine tiyatroda buluşmak için evlerinden çıkarlar. Sahnenin gerisinde onları bekleyen, nefeslerini tutmuş ışıkçılar, dekorcular, oyuncular vardır. Salon ışıkları alınır. Açılan yalnızca bir perde değildir. O yeni bir dünyanın duvarı, sihirli bir aynanın buğusu, ya da yeni bir ufkun sisidir. İşte bu anda her şey birlikte varolmuştur. Bu varoluştan mutlu bir doyum doğar. Sanatçı seyircisine duyguyu, heyecan, düşünce verir. Seyirci bunları algıladığını sanatçısına hissettirir. İşte köprü kurulmuştur. Şimdi nabızlar tek bir kalbe bağlanmıştır. Nefes aynı nefestir.
 
    İyiyle kötünün, doğruyla yanlışın, güzelli çirkinin, barışla savaşın, sevgiyle nefretin, cömertlikle cimriliğin, aşkla kinin, özvreriyle bencilliğin, dostlukla düşmanlığın ve daha sayılmayacak kadar çok düşünce ve duygunun anlatıldığı tiyatro, hayatın bir aynası, hayatın bir provası değil midir?
 
    Burada gerçek hayatla kaynaşan tiyatronun gerçeği ortaya çıkar.
 
    İşte bunun için bize ayna olan, bize yeni bir dünya, yeni bir ufuk açan, bizi insana yakışan yüce duygu ve düşüncelerde birleştiren tiyatro, toplumsal bir mucizedir. İşte bunun için birleşmeye en çok muhtaç olduğumuz bu dönemde tiyatronun işlevi daha da büyük bir anlam kazanır.
 
    Artık sokaklarda insanlar birbirlerini öldürmüyor, artık kimse korkuyla kapısın örtmüyor.
 
    Bu huzur ortamı içinde 27 Mart Dünya Tiyatro Gününü kutluyor, her zaman olduğu gibi sevgiye, barışa dostluğa perdelerimizi açıyoruz.
 
Cüneyt GÖKÇER
Devlet Sanatçısı 1982
 

 
Doç. Dr. Füsun BALKAYA
Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı Tiyatro Anasanat Dalı Başkanı

Anahtar Kelimeler: cüneyt gökçer, 27 mart



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir