MAKALELER

Dobrinja'da Düğün - Tiyatro Pera

2010.02.17 00:00
| | |
3663

Nesrin Kazankaya'nın tiyatroya kazandırdığı bu metin başlı başına trajik bir öyküyü konu almaktadır.


  
   Irkçılık, Faşizm Üzerine Sorgu

    1990'lı yılların başlangıcı… Yugoslavya tarihinin en acı dönemlerini yaşıyor. Irkçılığın yok olduğu Tito döneminin esintileri kalmamış durumda. Vahşi kapitalizm bütün değerleri yok etmiş. Toplumları bir arada tutan kültürel özellikler sona doğru yaklaşıyor. Avrupa'nın göbeğinde son soyalist kale olan bu ülke, emperyalistlerin balkanlara egemen olma politikası yüzünden kan gölüne dönüşmüş. Ah, Jozip Broz Tito ülken emperyalizmin elinde can çekişti ve öldü. Dobrinja'da kala kala bir mutlu düğün fotoğrafı kaldı!


 
    Dünya siyasetinde kanunlar kime göre belirlenir? Hangi rejimler terörist(!)tir! Kimdir insanların yaşam haklarını belirleyen? Aslında tiyatro eleştirisine tarihi bilgi sokuşturup kimseleri bunaltmak istemem. Fakat yakın dünya tarihi bu kadar mı yanlış aktarılır herkese? Almanya'nın “Kosova” yı dürtükleyerek milliyetçi şovanizmi yayması ve akabinde ülkesinin dağılmasını engellemek isteyen Yugoslavya Ordusu'nun sözde katliamları! Arada kalan Bosna-Hersek'in Nato(!) tarafından bombardımana tutuluşu… Fransız ajanların cinayetleri, Rus, Amerikan, Türk Birliklerinin meşhur(!) çıkarması…Sonuç: Ölüm, acı ve sosyalizmin sonu!


 
    Nesrin Kazankaya'nın tiyatroya kazandırdığı bu metin başlı başına trajik bir öyküyü konu almaktadır. Olayın konusu Bosna-Hersek'te, havaalanına yakın mahalle olan Dobrinja'da geçmektedir. Savaşın en acımasız yüzüyle karşılaşan Bosna'da insanlar iki günlüğüne verilmiş ateşkesin sonunu beklemektedir. Bu mahallede iki aile arasında düğün hazırlıkları yapılmıştır. Bombalar gölgesinde yapılacak olan düğün, yeni bir ailenin doğuşu içindir. 


 
    Aslında tiyatral eleştirilerde konun tanıtımından olabildiğince uzaklaşmak lazım. Olay örgüsünün işleyişi sürrealist anlayışlarla izleyene aktarılırsa; septik fikirlerin oluşması engellenmiş olur. Kit'le eleştiriyi okuduğunda, kafasında soru işareti olmadan oyunla ilgili fikir sahibi olmalıdır. Efendim, şimdi kalkıpta oyun içinde oyun kurgulamasına girilirse başlı başına hata yapmış olunur. Konu nedir? Kısaca değinilmişse konuya, çok yoğun açıklamalara gerek kalmaz. 


 
    Dekor-Kostümlerde Nilüfer Moayeri imzası var. Oyunda sağlam olan nokta burası. İyi bir (dekorist). Ayrıca iyi bir ressam. Kostüm tasarımında o çizgiyi göremedim. Dönem itibariyle kostümler arasında ikilik var. Şu çingene dans müziğinde oynanırken bunu fark ettim. Uzun zamandır sahnelerde kalan bu oyun, aldığı ödüllerin gölgesinde kalmış sanki. Oyunu ikinci kez izleyişim ve ne yazık ki okuduğum eleştiriler yazar üzerine yoğunlaşıyor hep! Teknik grup, oyuncular arka planda kalıyor. Bu grup içinde, iç dinamiğin yıpranmasına yol açmış. İlk izlediğimdeki uyumu bu izleyişimde bulamadım!


 
    Işıkta Yüksel Aymaz başarısı göze çarpıyor. Daha öncede bir çok oyunda eleştirisini yazdığım Sayın Aymaz'ın sağlam teknikleri var. Sahnede aktarılması gereken ne varsa yerli yerinde. Özellikle ilk bölümde o'na pek iş düşmüyor. Tarihi bilginin kıskacında kalan izleyen, ikinci bölümde olayların genişlemesiyle rahata kavuşuyor. Düğün hazırlıkları ve hayat öyküleri… Bu noktalarda ışığın sahnede duruşu çok mühim. Sahne ardındaki spotlar çok güzel düşünülmüş. 
 
    Oyunda ilk bölüm bana kalırsa çok sıkıcı. Tarihi bilgi vererek izleyen oyunda bir nevi eğitime tabi tutuluyor. Oyunun aldığı ödülleri de izliyorum. Yıl geçtikçe ödüller artıyor. Sayın Nesrin Kazankaya'nın yazdığı metnin tarihsel doğruluğu gerçekle ilintili!! Şimdi olaya şurdan girmek istiyorum Steven Spielberg ya da bir çok yönetmen Yahudi katlimları üzerine filmler yaptı. Yapılan her film bir çok ödülle geri döndü sahibine. Çünkü dünya tarihinin en acımasızca soykırımına maruz kalan bu milletin acısı herkesin acısıydı. Metin, konu, reji filmlerde çok yetersizdi belki, ama yaşanılan acılar yüzünden bu metinlerin güçlülüğüne pekte bakılmadı. “Piyanist” filmi söylediğime en iyi örnektir. Değerli Kazankaya'nın da metni zayıf; ansiklopedik bilgiler çok yoğun. Fakat işlenişi ve rol yapma yetisi yüksek bir oyun oluşmuş. Özellikle ilk bölümde seyirciler arasında konuşmalar yaşandı. 
 
    Oyunda rol alan diğer arkadaşlar müthiş bir enerjiyle oyundan çıktılar. Müslüman Boşnakların iki ateş arasında kalarak yaşamlarının çıkmaza girmesi düşündürücü, üzücü! Masa etrafında konuşulan acılardan ders çıkarmamak elde değil. Özellikle Asım rolünde Sevgili Nihat İleri'yi beğendim. 2005 Lions Selim Naşit Özcan En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü fazlası ile hak etmiş. Yaşadığı toplumu da simgeleyen bir insan olarak sahneye çıkmış. Sosyalist duyarlılığı yaşayan aile motifi göz önünde!
 
    Emperyalizmin milliyetçi şovanist akımları dürtmesiyle, tarihin büyük acılarına sahne olan Yugoslavya'da suçlu Sırplar mı sizce? Onları bu noktaya getiren büyük ülkelerin hiç mi payı yok Bosna katliamlarında? Kapitalizmin baş dostu olan tv'ler, yaşanılan olayları ne kadar doğru aktardılar bizlere? 
 
    Bizler duygusallıktan çıkarak önce yaşamları kararan bu insanların, devletlerinin ne için yıkıldığına bir bakalım? Sömürü paylaşımında kimler ezilmiş düşünelim? Kendi başına “Avrupa Biriliği” olan Yugoslavya'ya uygulanan despotluğun kime ne faydası vardı? 
 
    Slobodan Miloseviç yerine sanık sandalyesinde kimler oturmalıydı?
 
    Oyunda bu noktalar çokça göz önünde değil. Öğrenme hiyerarşisindeki duygusallık ön plana çıkarılmış. Nedenden hep sonuçlar üzerinde durulmuş. Fakat yine de izleyende hayranlık uyandırdığı için, iyi bir oyun olarak sahnede yerini almış “Dobrinja'da Düğün” 
 
    Oyunla ilgili son bir not daha eklemek istiyorum. Sayın Nesrin Kazankaya'nın oyunda yer alması iyi olmuş. Kendide yaşayarak oynuyor oyunu; kendisi anladığım kadarıyla Boşnak! Fakat başka bir oyuncu oynasa ve oyununu kendisi oturduğumuz koltuktan izlese, ufak tefek eksikleri fark edecektir.
 

Anahtar Kelimeler: Dobrinja da Düğün, Tiyatro Pera



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir