Çok eleştirilen kamu kurumlarına getirilen eleştirel ve eğlenceli bir yorum;Buzlar Çözülmeden…
Devlet dairelerinde,kamu kurumlarında neler yaşandığını,sistemin genellikle nasıl işlediğini hepimiz biliyoruz.Yıllardır televizyonda,sinemada izliyor;günlük hayatta hepimiz aynı şeylerden bahsedip aynı şeylerden şikayet ediyoruz.İşte Buzlar Çözülmeden de hepimizin aşina olduğu bu sorunları sahneye taşıyor.Küçük bir Anadolu kasabası,işgüzar esnaf,çıkarcı ağalar,onları destekleyen bürokrasi ve tabii ezilen halk.Bu açıdan baktığımızda oyunun seyirciye farklı bir şey söylemediği düşünülebilir.Belki farklı bir şey söylemiyor ama öyle bir çalışma yapılmış ki bizi bize çok iyi anlatıyor.Cevat Fehmi Başkut’un yazdığı oyunu onun üslubunu bozmadan yönetmen Ahmet Mümtaz Taylan da mizahi bir dille ele almış.Daha önce film olarak televizyonlarda defalarca yayınlandığı için oyunun konusuna hemen hemen herkes hakim.Kaymakam rolünü canlandıran Kemal Sunal’ın ve onun filmlerinin tarzını bilen seyirci bu oyuna da çok güleceğini umarak geliyor.İşte bu noktada yazar ve yönetmenin işbirliği sayesinde seyircinin umutları boşa çıkmıyor.Birkaç yerde duygusal sahneler olsa da oyunun genelinde salondan kahkahalar yükseliyor.Basitliğe kaçmadan,argo kullanılmadan ince ve zevkli bir mizahi dil elde edilmiş.Sahnenin kalabaklığı,çoğu zaman karmaşası da mizansenlerle üslubu desteklemiş.Daha çok dizilerden tanıdığımız Ahmet Mümtaz Taylan bu rejisinde ne kadar usta olduğunu göstermiş,tiyatro da yapacağı başarılı işlerin sinyalini vermiş.
Sahne kullanımı izlediğimiz pek çok oyuna göre farklı hazırlanmış.Dekor sanki tam olarak bitmemiş,hafif bir şantiye havasında.Burada dekor tasarımını yapan Tayfun Çebi’yi tebrik etmek lazım.Klasik bir devlet dairesi düşleyip bir masa,iki sandalye gibi objeleri kullanmak yerine geçişleri olan,sahneyi olduğundan daha büyük gösteren orijinal bir dekor hazırlamış.Dekorun en büyük artılarından biri kaymakam odasında bir şeyler konuşulurken dışarıda olanları yani odanın girişini ve iç bölümü de görebiliyor olmamızdı.Tabi oyunun ruhuna uygun olarak tavanı akan,eşyaları eskimiş,toz içinde bir kaymakam odasıydı.Bir tarafta sürekli sobanın yanması,soğuktan şikayet etmeleri kadar tavandan su damlaması da çok gerekliydi ama iki buçuk saat boyunca tavanın farklı üç dört yerinden damlayan su sesi sinir bozmadı da değil.Belki bu kadar abartılmaması daha yerinde olabilirdi.Zeynel Işık’ın yaptığı ışık tasarımı başarılıydı.Daha oyunun başında lambalar yanmıyor,katip bunlarla uğraşmak zorunda kalıyor,zaman zaman elektrikler kesiliyor.Bu durumda oyunda bol bol gaz lambası kullanıldığını gördük.Bu da oyuna yarı bir hava katmış.Oyunun en şiddetli sahnelerinin olduğu bölümlerde sahnenin kararması,oyuncuların o duyguyu mimiklerinden çok sesleriyle vermeye çalışmaları zaman zaman rastladığımız komik aksiyon sahnelerinin bu oyunda olmamasını sağlamış.Oyunun tek mekanda geçmesi,oyuncu sayısının fazla olması,sahnenin nerdeyse sürekli kalabalık olması yeterince doyurucuydu.Sanırım bu da dikkate alınarak kostümlerde bir sadelik tercih edilmiş.Yalnızca Deli Çavuş rolü için karaktere uygun abartılı kostüm hazırlanmış.
İnsanların film olarak izledikleri bir oyunu sahnede izlemeleri oyuncu açısından tehlikeli.Özellikle defalarca yayınlanmış,çok sevilmiş bir film olmasının yanı sıra ezberlenmiş bir kaymakam var akıllarında.Bu ikisini karşılaştırma olasılıları çok yüksek.Oyunda rol alan tüm oyuncular öyle bir hazırlanmışlar ki tamamen kendilerine özgü karakterler yaratmışlar.En ufak bir göze batma,iğreti durma yoktu.Herkes rolünün hakkını vererek büyük bir ustalıkla oynadı.Oyunda yüksek performans gösteren,sürekli bağıran,koşturan,hatta bir ara oyunun gereği olarak sahneyi ciddi ciddi temizleyen Ersin Ayhan’a dikkat çekmek istiyorum.Yıllar önce Bürokratlar’da karikatürümsü bir rol canlandıran oyuncu bu oyunda da yine o tarza yakın bir karakter yaratmış ve çok başarılı olmuş.Aynı şekilde yalancı,her şeyi bilirim havalarında dolaşan bir dava vekilini canlandıran oyuncu Alpay Ulusoy da son derece inandırıcı bir abartı yakalamış.
Konya Devlet Tiyatrosunun en başarılı yapıtlarından biri olan Buzlar Çözülmeden bir yıldır hem Konya’da hem de turnelerle başka şehirlerde başarıyla sahneleniyor ve karşılığını da fazlasıyla alıyor.Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.Su gibi akan,temposu düşmeyen,herkesi yakalayan bu oyun tiyatro sanatına yakışır,kimsenin yüzünü kara çıkarmayacak bir yapıt.Konya’da böyle bir oyunla kapanan sezonun ardından bu kalitede oyunlarla yeni sezonlara kavuşmak dileğiyle…
Anahtar Kelimeler: buzlar çözülmeden, konyadt, konya devlet tiyatrosu
0 Yorum