Ödenekli Tiyatrolar Konservatuar Öğrencilerine Sahip Çıkmalı!
Türkiye de ödenekli tiyatrolar dağılımı ve konumları itibari ile konservatuar olan illere hemen hemen yayılmış durumda.
Kocaeli, Bursa, Antalya, Ankara, İstanbul, Adana, Konya, Eskişehir… Devlet Tiyatrosu ve (ödenekli) Şehir Tiyatrolarının bulunduğu şehirler. Bu şehirlerimizin bir diğer özelliği de, tiyatro bölümlerinde eğitim veren üniversitelerin varlığıdır.
Ödenekli tiyatroların; Devlet Tiyatrolarının resmi sitesindeki kuruluş amacına baktığımızda
Devlet Tiyatroları;
-Yerli ve yabancı eserlerle halkın genel eğitimini, dil ve kültürünü yükseltmek,
-Türk Sahne Sanatlarının yurtiçinde ve yurt dışında gelişmesini, yayılmasını ve tanıtılmasını sağlamak,
-Türk dilini yerleştirmek ve şive birliğini meydana getirmek,
-Temel değerler üzerinde doğru yargılara varılmasını sağlamak,
-Sanat estetik duygusunu geliştirmek amacıyla
Kurulmuştur diye ifade ediliyor. Şüphesiz ki kurulan bir kurumun devamlılığı, kurumun amacına hizmet eden iş gücünü yerine getirecek olan çalışanların yani sanat alanında düşünüldüğünde, sanatçıların varlığıyla olacaktır.
Bu sebeptendir ki sanat eğitimi veren kurumlar ile ödenekli kurumların ilişkileri hem kurumsal anlamda hem de sosyolojik anlamda iyi olmalıdır. Ancak ülkemizde böyle ilişkiler ne denli düzgündür tartışılır.
Özellikle ödenekli tiyatrolar, gelecekte bünyesinde ihtiyaç duyacağı ve çalışmak zorunda olduğu, tiyatro bölümü öğrencilerine sahip çıkmalıdır. Bu nasıl yapılabilir? Yetkililerce nasıl algılanır? Ya da bir cevabı var mıdır? Bilmiyorum! Ancak benim kendimce getirdiğim cevaplar var…
- Ödenekli tiyatrolar, tiyatro bölümü öğrencilerinden, kimliklerini gösterdikleri takdirde, bilet parası almamalıdır. (Birçok kişiye, kabaca kodaman diye nitelendirdiğimiz, şahıslara tanınan davetiye hakkı, asıl hak sahibi olanlara verilmelidir.)
- Ödenekli tiyatrolar bünyesinde gerçekleştirdiği projelerdeki, yardımcı oyuncu ihtiyaçlarını; öncelikli olarak, deneyime ve maddiyata daha fazla ihtiyacı olan tiyatro bölümü öğrencilerinden sağlamalıdır. (Bu koşul öğrencilere bir burs gibi olmakla beraber, belirli bir tabanda eğitim şartı getirildiğinde, eğitimlerine de katkısı olacak bir durumu ortaya koyar. Ancak bu gün bakıldığında ödenekli tiyatrolar bünyesinde kaç sezondur oyun oynamayan, kaba tabirle ‘’yatan’’ oyunculara maaş verirken ve dışarıda binlerce işsiz mezun oyuncular varken, bu madde nasıl gerçekleşebilir düşündürüyor…)
- Ödenekli tiyatroların, çalışma koşulları bir öğrenci için çok ideal olan, teşrifat gibi işleri, cüzi ücretlerle tiyatro bölümü öğrencileri tarafından yapılmalıdır. ( Maddi kaygılarından dolayı, çok büyük sıkıntılarla var olma mücadelesi veren birçok öğrenciye destek olmakla beraber, kurumun tüm yapısının tiyatroculardan oluşmasına yönelik bir atılım olur )
Benim ilk düşündüğümde aklıma gelenler bunlar. Bu konular üzerinde düşünülebilir ve bu gerçek anlamda bir proje olarak ortaya konabilir. Biliyorum ki gerçek anlamda 4 TL gibi rakamlarda olan bilet parasını veremeyecek olan tiyatro bölümü öğrencileri var. İsimsiz tiyatrolarda kaba tabirle ‘’merdiven altı’’ tiyatrolarda kendini ziyan eden üç beş kuruş okul harçlığı kazanmaya çalışan birçok öğrenciye destek olunmalıdır. Bu desteği yapacak olan en önemli kurumlarda, devlet tarafından bütçelendirilen ödenekli tiyatrolardır. 300.000 TL gibi dekor kostüm masrafları biraz aşağıya çekilerek, bu öğrenciler için bir şeyler yapılabilir.
Son olarak, bana bu yazıyı yazmamda fayda sağlayan Kocaeli Şehir Tiyatrolarına teşekkür ediyorum. Ben 3.Şubat akşamı SDKM Oda Tiyatrosunda oynayacak olan ‘’ Çatışmalar ‘’ adlı oyuna yer ayırtmak amacı ile gişeyi aramamış olsaydım, telefondaki sorumluya ben Tiyatro Bölümü öğrencisiyim akşamki oyuna yer var mı ? diye sormasaydım, telefonun ucundaki sorumludan hiç yer yok cevabı almasaydım, yanımdaki arkadaşa tekrar aratmayacak ve telefondan yer olduğu cevabını duymayacaktım. Belki de yazdıklarımı hala içimde saklamaya devam edecektim…
Kocaeli Üniversitesi Tiyatro Bölümünde öğrenim gören öğrencileri kimlik kartlarını göstermek sureti ile oyunlarına alan tek kurum olan Kocaeli Şehir Tiyatrosunda da tiyatro bölümü öğrencilerine karşı yönetimden mi, yoksa belediye kanalından gelen yönergelerden dolayı mı? Bilmiyorum, ancak bu sezon farklı bir bakış açısı olduğunu düşünüyordum, birkaç oyunda başıma gelen yer yok cevabını sınamak istedim ve bir gerçeğe ulaşmış oldum…
Umarım ödenekli kurumlar gelecek nesil için bir şeyler düşünmeye başlarlar. Yoksa artık tiyatro bölümü okumanın da bir anlamı ve ayrıcalığı kalmayacak…
04.ŞUBAT.2010
Anahtar Kelimeler: ödenekli tiyatrolar, konservatuar, sanatçı
0 Yorum