Yok Edilen Kültürlerin Sesi
Anadolu'da kaç çeşit ırktan insan yaşıyor? Anadolu' da kaç çeşit dil konuşuluyor? Anadolu' da üzerinde yaşadığımız topraklar kaç çeşit kültürel zenginliği içinde barındırıyor? Ve Anadolu' da her geçen sene kaç çeşit millet, dil yok oluyor? Bu soruları düşünürken eminim duygularınız karanlığa gömülüyordur. 'Garaj İstanbul' kültürler arası kimlik oluşturan projesi 'Ashura' ile bugüne dek irdelenmeyen bir öyküyü sahnelerimize taşıyor. Türkiye topraklarında var olan milletlerin var oluş öyküsünü sunuyor izleyenlere.
Nedir Ashura?
Üç büyük dinde pek çok karşılığı olan ashura, hicri yıl takvimine göre Muharrem ayının onuncu günüdür. Bizim ashura ise, yüzlerce yıldır yok edilen “ötekiler” için bir taziyedir.
Adı insanlık tarihi kadar eski ashura; yüzlerce yıldır, Anadolu toprakları üzerinde “homojen” bir toplum yaratma adına oradan oraya savrulan, zorunlu olarak göç ettirilen insanları, dilleri, dinleri, sürgünlerin göç yollarını, göç yollarında 12 dilde söylenen şarkılarla anlatıyor.
Ashura; yüzlerce yılda oluşan sözlü miras ile resmi tarih bilgisinin müzik-tiyatro tanımı içinde yeniden sorgulanmasıdır.
Yukarıdaki açıklamaların ışığında “Türkçe, İbranice, Süryanice, Rumca, Ermenice, Arapça, Zazaca, Pontus Dili'nde, Kıptice, Kürtçe, Lazca ve Sefarat Dili'nde söylenen 25 şarkı Anadolu topraklarının kültürel mirasına ışık tutuyor.
Söylenilen her şarkı bir olayın gün ışığına çıkmasına neden oluyor.
Rumca söylenilen parça Afyon'dan sürgün giden bir Rum'u; Arapça söylenilen “Meryem” şarkısı Osmanlı askerlerinin yarattığı bir aşk ayrılığını; Pontus Dili'nde söylenilen şarkıda safça işlenilen bir sevgiyi; Kürtçe dilinde söylenilen şarkılarda da ayrılığı, zumlu, aşkı işitebilir ve yaşayabilirsiniz.
Mustafa Avkıran ile Gönül Avkıran' nın müziklere verdiği bedensel ritimler, sözlerin insan vücudu tarafından nasıl şekle dönüştüğünü gösteriyor izleyenlere. Kültürlerin Anadolu'daki yaşantısını şeklen görmek, kültürlerin yıllardır susturulmuş kimliklerini gün ışığına çıkarıyor. Her beden hareketi bir isyanı simgeliyor.
1990'a Kadar Yaşayan Kültürler
1923 yılında kurulan Cumhuriyet' ten 1990 yılına kadar yapılan nüfus sayımlarında “ana diliniz nedir?” sorusu Anadolu'da yaşayan insanlara soruldu. Sorulan her soru ile ortaya çıkan rakamlar, üzerinde yaşadığımız coğrafyada kaç çeşit dilin ve kültürün yaşadığını gösterdi bizlere. Ama yapılan her sayım azalan dilleri ve yok olan kültürleri de belirledi. Kademeli olarak asimile edilen kültürlere şahit olduk.
Oyun bu noktaya kadar yapılan nüfus sayımlarını ve yaşayan dilleri rakamlarla sunuyor. Peki 90' dan sonra neler oluyor? Maalesef ki toplumu hızla tek dil çemberine iten 1980 darbesi meyvelerini topluyor. Diller kültürler kaderine terk ediliyor.
2 perküsyon, 1 klarnet, 1 viyolonsel, 1 tambur, 2 oyuncu, 3 şarkıcı ve 12 dilde söylenen 25 göç şarkısıyla oluşan Ashura tarifi sıradan bir anlam ifade etmemektedir. İçerisinde onlarca besin maddesi olan yemek ve çoklu kültürlerin bir araya getirdiği topluluklar; yüz yıllardır bir arada yaşayan insanların kültürel barışı ile özetlenmektedir. Ama elbette güçlü olanın yok etmediği bir barış….
2004 yılında 14. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali'nde ilk kez oynanan ashura, üç yıldır yurtdışında önemli festivallerde oynadı. Oyun seyirciler ve biz eleştirmenler tarafından olağanüstü bir ilgiyle izlendi. . Bu oyun 80 küsür yıllık cumhuriyeti meydana getiren -asıl kültürleri- izleyenlere sunmaktadır. Önümüzdeki yıl Avusturalya'dan Kanada'ya davetler alan ashura, Garaj İstanbul' da seyircisini bekliyor.
Garaj İstanbul
Tomtom Mah. Yeni Çarşı Cad. Kaymakam Reşat Bey Sk. No:11a 34433 Galatasaray-Beyoğlu / İstanbul
+90 (0) 212 244 44 99
+90 (0) 212 244 22 90
Anahtar Kelimeler: Ashura, garaj istanbul
0 Yorum