MAKALELER

Ufukların Hareketleri Tiyatrosu, Varyasyonlar

2019.12.09 00:00
| | |
9440

Ufukların Hareketleri Tiyatrosu’nun Varyasyonlar adlı oyununu 8.İzmir Uluslararası Tiyatro Festivali kapsamında izledik.
UFUKLARIN HAREKETLERİ TİYATROSU, VARYASYONLAR 
 
Oyuncu seyircilerin arasından sahneye girdi ve büyük bir daireyi koşarak sahnede küçülttü. En sonunda yerinde saymaya başladı. Toplumsaldan bireysele geçişi, herkes’ten ben’e geçişi çok güzel ifade eden bir başlangıç oldu. Oyuncu günümüz iş yaşantısı baskısı, hız baskısı altındaki bireyinin yaşadıklarını fiziksel tiyatro yoluyla oldukça etkileyici anlattı. Öyle ki hepimiz oyunun bir yerinde durup kendimizi görmüşüzdür. Bunun yanında hayat içindeki bir yürüyüş diyebileceğimiz uzun yürüyüşü boyunca bir an durup gülen bir yüzle ya da şaşkın tuhaf bir yüzle birden seyirciye bakışı hem fotoğraflarla durmadan kesilen, durdurulan günümüz yaşantısını çok güçlü ifade ediyordu hem de rutinlik sarmalı içindeki canlılığı. Böylece tek bir yüzün koca bir sahneyi nasıl doldurabildiğine tanık olduk. Çünkü acıklı yahut komik yahut şaşkın yüz ifadesi geçişleri az önce bir hikâyeden çıkmış gibi samimiydi. Sahnede gölge oyunu için yer alan beyaz perde işlevsel kullanılmıştı. Oyundaki hikayenin sonunda, oyuncunun, rehabilite olmak, iyileşmek isteyen kişi olarak seyirciyle dans etmesi, başlangıçtaki birlikteliğe sonda da seyirciyi dâhil etmesi, böylece oyundaki kişinin aslında hepimiz olduğunu göstermesi bakımından güzeldi. Elbette ki böyle hissetmemizi sağlayan oyuncunun hem dansa davet ederken, hem de dans ederken çok sevecen bir yaklaşım içinde olması idi.  Bu dans,  herkes için dilenen bir dua gibiydi.  Şifa vericiydi. Her şeye rağmen umuda işaret ediyordu. Sahne ağzında yerde duran bu haliyle yaşlı bir kadına benzeyen, sonra sevgili simgesine dönüşen kukla, yine dansla başlayan sevginin kurtarıcı, iyileştirici gücünü pekiştirir nitelikte idi. Daha estetik bir form da düşünülebilirdi.
 
Oyun içindeki büyük hareketlerin birdenbire küçük uzuvlara dönüşlerle kesintiye uğratılması, güzel oyun imkânları sağlıyordu. Ayrıca toplum oluşumuz ve birdenbire birey oluşumuzla ilgili güçlü bir anlatımdı. Oyuncunun birdenbire durup boş boş seyirciye bakması öncesinde sağladığı atmosfer sayesinde,  iyi bir temel sayesinde amacına ulaşıyordu. Hiçbir şey söylemeden her şeyi söylüyordu. Hiçbir şey anlatmadığımız halde her şeyden haberi olan birinin yüzü ve bakışıydı. Her şeyin farkında olan. 
“Bir insan kötü şeyler yaşıyor diye, kötülüğe maruz kalıyor diye kötü olur mu?” Oyunun düşündürdüğü şey oldukça güçlü. Toplumsal koşullarla değişen, dağılan, sonra yeniden kendini oluşturmak isteyen insanı gördük. Dışardan içeriye yolculukta kostüm, aksesuar, müzik, oyunculuk etkileyici kullanılmıştı. Sanırım günümüzün tiyatrosu fiziksel tiyatroya doğru kayıyor. Günümüzün, giderek yalnızlaşan, kendi içine kapanan insanı düşünülecek olursa… Seyirci etkileşimi diğer türlerden daha güçlü. 
 
  Oyunun yarım saat gibi kısa sürmesi, oyuna girmeden önce süresine bakmamış seyircileri şaşırtmış mıdır bilmiyorum ancak henüz izlemeye yeni başladığımız bir oyun birdenbire bitmiş gibi hissettim. Güçlü oyunculuk, güçlü seyirci etkileşimi daha büyük daha güçlü bir hikâye vaat eder nitelikte idi…

Anahtar Kelimeler: Ufukların Hareketleri Tiyatrosu, varyasyonlar



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





TİYATRONLİNE

E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir