MAKALELER

Levent Kırca

2015.10.16 00:00
| | |
4807

Levent Kırca 12. Ekim.2015 tarihinde belki de gülmeye , gülümsemeye en fazla ihtiyacımız olduğu gün de benden bu kadar gerisini siz bilirsiniz...


MİZAH BİR USTASINI DAHA KAYBETTİ
 

 "Daha iyi bir dünyada buluşmak ümidiyle… Hoşçakalın…" dedi.
Hoşça kal Levent Kırca!  
                                                                                    
Levent Kırca 12. Ekim.2015 tarihinde belki de gülmeye , gülümsemeye en fazla ihtiyacımız olduğu  gün de benden bu kadar gerisini siz bilirsiniz   ve ’’ Daha iyi bir dünya da görüşmek ümidiyle……..hoşça kalın’’diyerek   yine muzip gülüşüyle  sevenlerine veda etti.

‘Olacak o kadar’  ve mizah
Kırca’nın aramızdan ayrıldığı haberi, hepimizin yüzünde gülümsemenin kaybolduğu ve dudaklarında donduğu an olmuştur. Levent Kırca ise  bizleri gülümsemenin ötesine atlayarak,başka bir pencereden o an kahkahalarla  seyrettiği, güldüğü  an’a dönüştürdüğünden şüphemiz olmamıştır.
Üç aydır karaciğer kanseri tedavisi devam eden Kırca mizah’ın özenli kafa tutuşunu hep kolunda taşımış, anlaşılırlığı olmayan heyecanlı yapıların ise esnekliği için kendinden asla ödün vermemiştir.

Yaşam’a bakışın da eğrilikleri olmadığı gibi eğilmeleri de olmayan Levent Kırca’nın ölümün elini tutuşunda bile yine ağlamayı ,dövünmeyi yeğlemeden dimdik ,vakur edasını yaşam denilen hayat oyunun son perdesinde  bile bozmadan tebessümle oynamış,oynayabilmiştir.
Televizyon kanallarında sınırlı sayı ve programların nicelik açısından bile çokluğu  vardı diyemeyeceğim, yeni  gençlik  yıllarım da ‘Olacak o kadar ‘ adlı televizyon programı hepimizin vazgeçilmezi olmuş ve televizyon yayın tarihine altın harflerle  adını yazdırmıştır.
Onlarca yıl ve onlarca skeç ‘ Olacak o kadar’  yapısı içinde gerçekten kolay bir çalışma olmadığı gibi nitelik bakımından da ekran tarihinin  parlak ve güçlü en’leri olmayı tartışmasız başarmıştır.

Onbeş, yirmi yıl öncesi ekran imkanları,teknolojik yapı ve diğer detaylarda mevcut eksiklikler yapılan işin önemini , güzelliğini  Usta’nın ustalığını  bu anlamda  daha güçlü olarak  ortaya koymuştur. 

Kırca’nın güçlü tespitleri ,çözünürlüğü algılayışındaki  üstünlüğü ve güzellikler paylaşıldıkça kötülükler çoğaldıkça değerlendirme ve kanıksamaların doğru orantılı olmadığı da yaşadığımız  toplumda görülmüş ve usta’nın gözünden  kaçmamış malzemesini oluşturmuştur.
Usta’nın belki de en büyük üstünlüğünü mizah’ı sağlamıştır..’’Zayıfın,güçlüye karşı silahıdır mizah…X-Rey cihasından geçerken ötmez.Üzerinizdedir ama,nerenizde olduğunu kimse bilmez .Bütün ölçüm aletlerini atlatır.Şarkı olur,şiir olur,duvar yazısı olur,fıkra olur,illa ki hedefini bulur. Fısıltı olur,anahtar deliğinden geçer. Su olur,kapı altından geçer.Taş olur,hapishane duvarından geçer.Gidip vuracağı başı bulur.Yasaklarlar , yasaklanmaz.Tutuklarlar, tutuklanmaz .İnadına, baskı altında gelişir. Ezildikçe büyür.Unutmamak lazım ki..Bizler, Nasreddin’in torunlarıyız.Türk mizahı diye, bir mizah vardır. Dünyada  tektir.Halk varoldukça, onun olan mizahı öldürmeye kimsenin gücü yetmez.’’demiş ve en güzel şekilde bu sözlerle  düşüncelerini ortaya koymuştur.

İsmail Dümbüllü’nün kavuğu’nu almak  ya da Kel Hasan Fes’i

Bodrum Türk Filmleri Haftası kapsamında ‘Yaşam Boyu Onur Ödülü ‘ alan Kırca törene yolladığı mektubunun son bölümünde adeta herkese veda etmiş,16.Ekim de ise Müjdat Gezen tarafından kendisine intikal eden Geleneksel Tiyatromuzun tuluat ustası Kel Hasan Efendi’nin kavuğu(Fes),Levent Kırca’ya verilme töreni düzenlenmiştir.Sevgili arkadaşlarının arasında bir televizyon programında ve onların elinden alacağı bu ödül’ü almak ise sanatçının en büyük dileği olmuştur.
Ferhan Şensoy’unda İsmail Dümbüllü’nün kavuğunu Levent Kırca’ya verme isteği gibi bunlar sadece şimdilik istek olarak kalmıştır.

Sıkıntılar ,hastalık ve Kırca

1964 Ankara Devlet Tiyatrosu,Ankara Birlik Tiyatrosu ve Halk Tiyatrosu’nda oyunculuk daha sonra televizyon dizi yapımcılığı ve sinema oyunculuğunu da üstlenmiştir.
Yaşamında sadeliği ön planda tutan ,parayı tiyatrosu için öncelikle kazanmak isteyen Levent Kırca öğretmen bir annenin çocuğu olup  ileri yaşta babası ile tanışmıştır. 
Kırca iki evlilik yapmış ve bu evliliklerden dört çocuğu olmuştur.İki senedir Levent Kırca Tiyatrosunu kurmak için çalışmıştır. 
Devlet Sanatçısı unvanı  alınan sanatçının yaşadığı tüm sıkıntılarıyla birlikte bu olayında olumsuz etkileri bedenini zorlamıştır.  
Sanatçının yayımlamış olduğu veda mektubu ise  onun hayatının bir özeti olarak sevenlerince kabul görmüştür.
Usta’yı  tanımadım ama televizyon seyircisi olarak 
Levent Kırca ile tanışmak kısmetim olmamış ama tüm seyircileri gibi ben de mizah ustasını sanat’ından dolayı çok sevmişimdir.’Küçük Hüsamettin’ ve ‘Bestami ‘tiplemeleri için ise özellikle mükemmel kelimesinin yetersizliğini savunabilmişimdir.

Bir gün ardından usta’nın böyle bir yazı yazacağımı ise inanın düşünmemiştim. İçimden geldi,kelimeler satırları oluşturdu ve Levent Usta’ya ben de  hoşça kal demek istedim….

Sayın Aslı Çetiner’e de bir kadın olarak  teşekkürlerimi göndermek istiyorum.
‘’Dik durun.Adil olun.Sabırlı olun’’        
Hoşça kal  Usta , saygılarımızla….                            


Füsun AKMEN BALKAYA
ANKARA EKİM 2015       

Anahtar Kelimeler: levent kırca



0 Yorum
Hmm! Bu içeriğe henüz yorum yapılmadı, sen yazmak ister misin?
Bekle! Yorum yazmak için üye olmalısın Üye isen burayı tıkla. Üye olmak için de burayı tıkla.
Diğer Yazıları





TİYATRONLİNE

E-Bülten Üyeliği Görüş Bildir